İki sayfa verdiler şehrengiz Çayeli’me
Ne çaya değdi elim / Ne çiçeği elime
Sıladan haber var mı, söyle ey seher yeli!
Bensiz yine açar mı baharlara Çayeli?
Dumanlar siz söyleyin
Yaylalara kar var mı?
Yüreğimi üşüten
Yayla mı yoksa yâr mı?
O dağlar karardınız
Gülzarlara kar düştü, yâr düştü yüreğime
Üşüyor karanfiller güllerin kaderine
Lâl olup kelimeler saplanırken bağrıma
Ellerin kanayacak gönül yaralarıma
Üç gül büyüttüm gülzârımda;
Biri soldu, talan oldu
Biri öldü, yalan oldu
Biri kaldı, Gülhan oldu
Birinci Gül
Balıklar takılırken
Oltalara, ağlara
Ne türküler yazılmış
O sevdalı dağlara
Kaçkarlara kar düşer
Kays’ı Leyla, Ferhat’ı Şirin vurdu
Güller dahi küstü hep bülbüllere
Gidişinle ab-ı hayat kurudu
Yağmur gibi hasret kaldı çöllere
Vuslatı çalmayan saza döndüm ben
Bir garip devranı gördük
Gülen de var, gülmeyen de
Gurbetleri tel tel ördük
Gelen de var, gelmeyen de
Kahraman Mehmetçiğe;
Gökte bulut, kalpte umut pusuda
Yağmur olsun, vuslat olsun emeller
Siz de gelin öksüz değil bu sevda
Şahit olsun davanıza âlemler
Gözlerime aşina sürgün gözbebeklerin
Gül açan düşlerimde gülüşün miras kaldı
Buğulanmıştı sanki hazan olunca mevsim
Avuçlarım üşüdü bırakınca ellerin
Veda gözyaşlarıma vurgun olan yas kaldı
Tebrikler başarılar diliyorum...yolun açık olsun