EY KUDÜS
Müslümanların ilk kıblesi
Peygamberlerin gelir kokusu
Hatırlatır bize tevhidin sesini
Özlemle anarız seni ey kudüs
Garip garip
Gurbette yurtsuz kaldım
Sofram garip aşım garip
Ben buna alışırım sandım
Evim garip ocağım garip
Birgün gecenin karanlığında
Acılarımla vedalaşıp
Kendimi sonsuzluğa bırakıp
Her şeyi bir anda bitirmek istiyorum
Gülmekten kaderime isyan Edip
GEÇTİ ÖMÜR
Bir umutla çaylıdan çıktık yola
Dağıldık sağa sola
Yolumuz hayrola
İşte böyle geçti ömür
Geleceğim sana
Gökyüzünün çakan şimşekler yere inmeden
Bulutlardaki yamurlar toprağa düşmeden
Dağların başına sis bulutları çökmeden
Geleceğim geleceğim sana
GÖÇ ETTİLER
Gecenin karanlığında bir uğultu kopuyor her tarafta
İnsanlar acı feryatlarla yığılmışlar köşe başlarına
Kimi ana kimi baba kimi kardeş diye bağırıyor yıkıntılar arasında
Ama ne çare onlar göç ettiler artık ebedi dünyaya...
Gülen yüzlü ablama (Veda)
Bir yaz günüydü bu derde düştüğünde
hemen koşup geldim ardıma bakmadan
gözlerinde bir hüzün vardı anlatamadığın
biliyorum kafanda onca soru vardı cevabını bilmediğin
sadece düşünüyordun her zamanki gibi sessiz ve derinden
GURBET
Derlerdi gurbet bilmezdim ne olduğunu
Sonradan anladım insanların gitmeye mecbur olduğunu
Bir ekmek parası kazanmaktı herkesin umudu
Bir garip bülbülüm şimdi gurbet ellerde
Hasret türküsü
Bekleme yollarımı kapalı her yer
Bittim tükendim gelemiyorum
Alnıma yazılmış böyle bir kader
Yolları bir türlü bulamıyorum
İhtiyarlık başa geldiği zaman
Ne kadar uğraşsanda atsan atılmaz
Servetini bağışlasanda kimseye satsan satılmaz
Nereye gidersen git hiçbirşey çare olmaz
İhtiyarlık başa geldiği zaman
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!