Ahvalimi Bilemezsin
Uzaktan bakmakla güzel
Bu gönlüme giremezsin
Boşuna uğraşma öyle
Ahvalimi bilemezsin
Beni ara gurbet elde
Hiç vefa yok bu yerlerde
Uçsuz bucaksız çöllerde
Kaybolmazsan bilemezsin
Dalmışım dipsiz bir göle
Benzedim sararmış güle
Viran olmuş bu gönlüme
Sokulmazsan bilemezsin
Gökten yağan karlar gibi
Dağıtmazsan sen kendini
GÜNDOĞDU’nun ahvalini
Tanışmazsan bilemezsin
Mürsel Gündoğdu
Bir çocuk sokağa düşmüş
Hem acıkmış hem üşümüş
Genç yaşta hayata küsmüş
Bu çocuklar kendimizin
Bu yavrular ülkemizin
Artık çiçekler solmasın
Kurudu dalımda güller
Ötmez bahçemde bülbüller
Bana yurt olmuyor eller
Neredesin anacığım
Mendillerin oya oya
Hazan çökmüş Osman Gazi yurduna
Yükseklerden sulu sepken kar gelir.
At sürmüşken dört kıtanın ardına
Anadolu bu yüreğe dar gelir.
Malazgirt’te damga vurduk dünyaya
Ne çok özlüyorduk birbirimizi
Derbeder rüzgârlar savurdu bizi
Göğsümde titriyor umut denizi.
Artık yeşerecek özüm kalmadı
Söyleyecek bir tek sözüm kalmadı.
Kalkıp seyreyledim yüce dağları
Vadiye bakacak göz yoktur bende.
Rüzgâr talan etmiş körpe bağları
Gayrı gidilecek düz yoktur bende.
Ömrümü adadım ben bu yollara
Beni sevdiğimin aşkı tutunca
Gözüme karalar bağlar giderim
Birikmiş dertlerim yıllar boyunca
Açılmış yarayı dağlar giderim.
Güneş olsam hemen ona ağarım
Başına buyruk yaşarken
Dertsiz dertsiz dolaşırken
Daha vakit çok ta erken
Sen ne diye evlendin dost
Bağladılar mı başını
Hüzün yok yeis yok boyun eğmek yok
Bugün için yarın için yorulmak lazım
Çok tembellik ettik işlerimiz çok
Vatan için millet için doğrulmak lazım.
Dar günler geçirdik zor anlar gördük
Karaağaç karlı dağlar başında
Hasret kokar toprağında taşında
Kızlar gelin gider onbeş yaşında
Genç yaşımda verem ettin sen beni
Bu gurbette kerem ettin sen beni
Karaağaç Karaağaç
Yolun çamur hem dolambaç
Susadın mı karnın mı aç
Neden böyle duman başın
Kıtlık girmiş sandığına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!