Dert bir olsa sormam bile
Suskun oldu dilim benim
Dört bir yanım fırtınalı
Eser oldu yelim benim
Ne can bildi nede canan
Gelip de yarama merhem olmadın
Varımla yokumu bilemez oldum
Sözünün içinde doğru bulmadım
Arayıp özümü bulamaz oldum
Canımda can olup kalsan bıkmazdım
Ne kışımı gördüm ne baharımı
Yazın ortasında çöle merhaba
Hazan mevsiminde sararıp soldum
Mızrabım sazımda tele merhaba
Akıp gidiyorum dipsiz denize
Değerli “Serhat Kültür Dergisi” okurlarım.Sizlere, bu sayıdaki yazıma ek olarak ülkemizin yetiştirdiği çok değerli şairlerimizi tanıtacağım.Şairlerimizle nasıl ve nerede bir araya geldiğimizi ve neler yaptığımızı anlatacağım.
“Türkiye Evrensel Şairler Birliği’nin” düzenlediği ve benimde aralarında bulunduğum piknik gününün,unutulmaz hatıra ve anılarla dolu bir gün olarak nasıl birlikte yaşadığımızı yazmaktan kıvanç duymaktayım.
O gün,piknik yeri olarak seçilen, polenezköy’ deki Yeji Dohoda tesisleri tam bir doğa harikası ve ortasında güzel bir yerdi.Bu güzel doğa harikası içerisinde ki yerde, bir günümüzü neşe ve sevgi içinde yaşadık,Bu güzel günü bizlere yaşatan,Mehmet Akif Gülhan Beye,Hatice Naime Karadağ Hanıma ve Dilek Kadıoğlu hanımefendiye sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.Bu değerli üç arkadaş, en küçük bir detay bile ihmal etmediklerini gördüm.Bir ben değil,orada bulunan bütün şair dostlarım,bu çalışmaya hayran kaldıklarını ifade ettiler ve çok mutlu olduklarını söylediler.Bundan sonrada bu tür etkinliklerin yapılmasında, büyük yararlıkların olacağını belirtiler.
O gün, piknikte bulunan şair dostlarımı sizlere tanıtmaktan mutluluk duymaktayım.Mürsel Adıgüzel olarak,“Türkiye Şairler Birliği” Başkanı sıfatıyla, arkadaşlarımı temsilen katıldım.Cafer Akyol öğretmenimizde, hem bir şair olarak,hem de “Serhat Kültür Dergisi”Yayın Yönetmeni olarak orada bulunuyordu.O gün orada çok değerli şair dostlarımla bir arada olmaktan çok mutluluk duyduğumu da ifade etmek isterim.Diğer katılımcı şairler dostlarıma gelince:Ahmet Salih Bak,Ahmet Nural Öztürk,Ahmet Bal,Ayşe Şeker Sürmeli,Ahmet Akkoyun,Adnan ve Fatoş Bilgiç,Ali Gölbaş,Aylin Işık,Ayşen gencer,Bestami Kurtuluş,Deniz İpek,Erol Van,Erhan Demir,Ekrem Bozkurt,Ethem Turan,
Faruk Manici,Gülsen Yılmaz,hasan Karahisar,Hatice Müge Fındık,Hakkı Kaya,hakan Kılıç,İbrahim Ethem Bingül,İhsan sarı,Kadircan kaya,Kenan Sayın,Av.Gülcan Vatandaş,Levent Saral,Mine Yirmili,Muammer Ertem Karakaya,Mazlum Zengin,Mehmet Zeki,menekşe Gülay,Muhsin Aktaş,Müsaade Özdemir,Masum Elmas Gül,Mesut Dal,Mustafa Yavaş,Mehmet Kuvvet,Neşer selman ve Eşi gamze Selman,Nermin Erol,Nigar Öztürk,Sinem Polat,Orhan Özçelik,Orhan sahilli,Ömer Ekinci Migingirt,Ömer dalman,Özlem Kalafat,Serap Yeşil,Suna Doğanay,Sencer Girgin,Selim Kara,Sevim E.Tezel,Serpil Hn.Selcuk Sen,Sevinç Kavuk,Şefik Aydemir’ve bu şairlerimizin haricinde misafir davetli olarak da gelen çok sayıda katılanlar mevcuttu. Bale Sanatçımız aynı zamanda İstanbul İl Genel Meclisi Üyesi, Alev Baymur Özcan’da bu piknikte bizleri sonuna kadar yalnız bırakmadı ve onurlandırmış oldu.
Şimdi bir düşünelim,bir birlerini sanal alemden tanıyan şairlerimiz,artık bir birleriyle çeşitili yerlerde bir araya gelerek kucaklaşıyorlar.
Şairler Yine Bir Araya geldiler
Değerli “Serhat Kültür Dergisi” okurlarım ve çok saygı değer şair dostlarım. 16.09.2006 tarihinde,antolojide Anafor grubunu kuran Sayın Saniye Erol Hanım Efendi,grubundaki arkadaşları ve diğer katılımcı şair dostlarıyla tanışmak maksadıyla, birkaç saatlikte olsa bir araya gelip hem tanışmak hem de hoşça vakit geçirmek için,İstanbul’Üsküdar,Asmalı Konak’ta bir araya gelinmemizi sağladılar.Bunu yaparlarken de,çok değerli grup yöneticilerinden Sayın Mazlum Zengin ve İshak Özlü Beyefendilerde, bu organizasyonu hiç eksiklik yerine getirdiler.Bu gayretlerinden dolayı,kendilerine Türkiye şairler Birliği Adına teşekkür ediyorum.
Durup düşünüyorum da,bir birlerini sanal alemde tanıyan şairlerimiz, bir gün bir araya geliyor ve kardeşçe hasret gideriyor.Bir birlerinin öz geçmişlerini dinleyip,aynı zamanda tanışıyor ve yazmış oldukları şiirleri kendi seslerinden dinleyip alkışlıyorlar.Bundan daha güzel bir paylaşımın var olduğuna da inanmıyorum.
Geriye bir tek şey kalıyor,oda bu değerli şairlerimizin ürettikleri şiirleri tüm toplumun her katmanıyla paylaşmak olmalıdır,diye düşünüyorum.İşte bu düşüncemi, değerli şair dostlarıma açık ve seçik bir şekilde anlatma fırsatı buldum.Bu itibarla,yapmış olduğum konuşmada,içinde yaşadığımız ortamın genel yapısını bildiğim kadarıyla, anlatmaya çalıştım.Bizlerin beyinsel ürettimi olan şiirlerin,günümüz koşullarında istenilen düzeyde yayınlanmadığınmdan,çabuk tüketildiği ve insanlarımızla paylaşılmadığı bilinmektedir. Bunun neden böyle olduğu sorgulanmalıdır.İşin bu yüzüne baktığımızda, iki temel faktörünün karşımıza çıktığını görmekteyiz.Bunlardan birisi, belki de bizlerin iyi eserler sunamıyoruz olmamız,diğeri de sunmak istediğimiz eserlerin,insanlarımızla paylaşılmasında bir takım sıkıntının var olmasıdır. Buna bağlı olarakta, kazanç sektörünün bakış açısından kaynaklanan olumsuzluklar görülmektedir. Bu sıkıntının her ikisi de var sayım olarak gerçek kabul etsekde, yine bir üçüncü sıkıntı var ki,oda bizlerin dayanak ve desteğimizin olmayışıdır.İşte bu dayanak ve desteği var etmekte de, bizim kendi elimizde olduğunu bilmeliyiz.
Şimdi; ben ve arkadaşlarım ilkeli olarak, “Türkiye Şairler Birliği Kültür ve Dayanışma Derneği” ‘nin bir gereksim olduğunu ve bu gereksinmenin mutlak bir girişimle başlatması gerektiğine inanmaktayız.Bu nedenle,nelerin yapılması gerektiğini kısa bir anlatımla, sizlerle paylaşmak istiyorum.
A-Kuruluşumuz Amacı:
BAKIŞ
Mürsel Adıggüzel
ŞİİRİN ANLAM ÖNEMİ
Değerli okurlarım, bu günkü yazımla sizlere edebiyatımızda ve sanatımızda önemli bir yeri olan şiir hakkında düşüncelerimi aktarmak istiyorum.
Şiir, insanın var oluşuyla birlikte sözlü edebiyatta yerini aldığı gibi, yazılı edebiyatta da çivi yazısıyla başlar. Önceleri taşlara, duvarlara resimlerle, sonraları da tabletlere yazıldı. Şiir, ilk çağlardan günümüze kadar her daim yürekten dökülen sevgi damlaları olarak geldi.
Sayın şair dostlarım, çok değerli konuklar ve kıymetli basın mensupları. Sözlerime başlamadan, hepinize sevgiler ve saygılar sunarım.
Bizleri bir araya getirmekte gayret sarf eden değerli “Türkiye Şairler Birliği’nin Kurucusu ve Genel Yayın Yönetmeni Sayın Bekir Kale” dostuma ve ekibine huzurlarınızda çok teşekkür ediyorum.
Türkiye Şairler Birliği’nin Birinci Kuruluş Yıldönümü Etkinliklerinin sunuculuğunu yapan, Sayın Sebahattin Abi ile Sayın Ali İhsan Öztürk’ün etkinliğimize, sunum ve yorumlarıyla, renk katmaktadırlar,kendilerine teşekkür ediyorum.
Sizlerle beraber olmak, bu kadar candan ve seviyeli bir etkinliği paylaşmaktan, şahsımı olarak da beni çok gururlandırdınız. Türkiye’nin çeşitli illerinden buraya kadar gelip bu etkinlikte olmanıza neler söylesem az olur.
Değerli şair dostlarım, Türkiye Şairler Birliği’nin Onursal Başkanı olarak, sizlere hitap etmekten gurur ve onur duymaktayım.Bizler el ele vererek, örgütlenmeyi sağlamış olmalıyız ki, edebiyatımıza ve kültürümüze daha çok katkı sunabilelim.
Değerli şair dostlarım, örgütlenmenin çeşitli seçenekleri bulunmaktadır. Bu seçeneklerden biriside “ŞİİRİ VE ŞAİRİ YAŞATMAKTIR.” Böyle bir kültür çatısı altında bir araya gelmeliyiz diye, düşünmekteyim. Bu sebepten dolayıdır ki, düşüncelerimi sizlerle paylaşıp ve fikirlerinizi almak isterim.
Bakış
Mürsel Adıgüzel
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
Sevgili okurlarım, bugün ülkemizde kutlamakta olduğumuz Ulusal Egemenlik Bayramı, Atatürk’ün direktifleriyle, “Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı” olarak, çocuklarımıza armağan edilmiştir. Şimdi ise her 23 Nisan gününde, çocuklarımız bayramlarını dünya çocuklarıyla birlikte kutlamaktadırlar. Çocuklara değer vermenin ne kadar anlamlı ve önemli olduğunu bilinmelidir.
Ne şimşekler çakıyor, alnımın ortasında
Beden beni yakıyor, ararım ben nerdeyim
Çekilen mızrakların, kalmışım ortasında
Direnme gücüm bitti, sorarım ben nerdeyim
Varlığımız var iken, yollar uzun bitmezdi
UNUTAMAM Kİ
Her gün yaşıyorsun içimde canım
Çarpıyor yüreğim unutamam ki
Ateş kırmızısı damarda kanım
Süzülüp gidişi unutamam ki
Teşekkür ederim Sn.Adıgüzel,ancak; soyadım 'Yasdıman'.Bir yanlışlık olmasın istedim.Ben de emekli öğretmenim.Selam ve saygılar.Mualla Yasdıman