Ben böyle geberip gideceğim
Kapalı kapılar arkasında
Kirlenmiş nevresimler arasında
Ne gözyaşlarını benden gizleyerek
_____________İçin, için ağlayan karım!
Ne de
Yüzüm gülmüyor bu gün
Kapılarımı kapatmışım bahara
Güneş vurmuyor alnıma
Şimdi Bursa hapishanesindeyim
Yüreğim telgraf telleriyle çırpınıyor voltada
Günlerdir senden haber yok
“Mesut Çavuşoğlu’na”
Bu gün Atatürk fotoğrafları gördüm gazetelerde
Sigara içerken çekmişler
Yüzerken, halka atarken, gezerken
Ben Atatürk’ü böyle hayal etmiştim zaten
Ben her gün
Şiirler ekiyorum toprağa
Satır, satır kucak, kucak mısra
Öldüğüm gün yaracaklar toprağı
Uzatacaklar gökyüzüne başlarını
Ülkemin dört bir yanı yemyeşil şiir
Hep böyle
Cenaze arabalarından inecek değilim ya
Bir gün de tutar
Sırf seni görmeye gelirim
Elimde kırmızı bir gül
Gamzelerin bulaşır dudaklarıma...
Yine altından kalkamayacağım serüvenler mi yapışacaktı yakama
Yoksa yine kendimi mi zehirleyecektim kendi şiirimle
Tadına doyulmaz sözcükler türetiyordun seni arıyordu ellerim
Üstelik ben dün ki kadar genç değildim artık
Doğmakta her geçen gün geciken çocuğumu
Saçları avuçlarıma hasret karımı arıyordum
Gel artık güzelim
Çekik gözlüm
Sırma saçlım
Al dudaklım
Geri zekalım benim
Oturup konuşalım demiyorum
Sigara içiyordum
Ustamdan şiirler dilimde
Bir anda annem gözlerimin önünde
Duvardan tutunarak yürüyordu
“Görüyorsun oğul elim ayağım tutmuyor”
Korkmuyorum ama Ekim Kızı
Dün gece senin için topladığım
Karanfilleri suya koyarken yakaladılar
Göz altında birinci gecem
Sonra zırhlı araçlar
Makineli tüfeklerle taradılar
Alıp götürdüler beni
Hoş bulduk anne
Bak işte yine getirdim oğlunu
Doğurduğun gün ki kadar temiz ve namuslu
Doğurduğun gün ki kadar sağlıklı olduğunu söyleyemem ama
Hoş bulduk anne
Sana çok selamı var Mesut'un Nezir'in
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!