Murat Bolat Şiirleri - Şair Murat Bolat

0

TAKİPÇİ

Murat Bolat

Çocuktum her annesine hayran çocuk gibi
bilmediğim yollardan kamyon arkası yolculuğumdu
şehrine yerleşme öyküm..
bu kifayetsiz yolculuğun en eğlenceli tarafı
bilmediğin yollardan bilmediğin rüzgarların saçlarıma değmesiydi
ve ayakkabılığın çekmecesine sakladığım kedim..

Devamını Oku
Murat Bolat

Gün doğdukça gülümseyen bir çiçek
ve koşuşan çocuk çığlığı..
dün ne idiysek bugün o değiliz belki
belki yıktılar savurdular küllerimizi ama;
işte, güneş ve gökkuşağı solan yerlerimize vuran
yüreğimizin delhizlerinde bir nur gibi ışır şimdi yaşam

Devamını Oku
Murat Bolat

Gamlı canlı düş kırıkları siyah gecelerin
kendinden utanan bir yaz
martılar susuz
zamandı belli belirsiz
ilerledikçe can yakan
ağrılı gündüzlerimin sebebi

Devamını Oku
Murat Bolat

Gördüklerimiz yapabileceklerimizden hep fazlaydı,
ki onca çaresizliği yaşarmıydık fazla olmasaydı
sayisal bir dengesizlik ve çirkin yokoluşlar korosu
şu öksüzlük,o muhtaçlık misal ve yillar boyu sırtta taşınan bu ağır yük;
gördüklerimize karşı, yapabildiklerimizin noksanlığı
biz çok baktık lakin çok gördük, çok görüldük..

Devamını Oku
Murat Bolat

Bir bulut gibi çök üzerime
rengin önemli değil gülüm benliğinden
ak olmuşsun ışıltılı, kara olmuşsun hüzünlü
hatta yıldırım gibi düş yüreğime
içinden çıkılmaz karanlığım aydınlansın
gün yüzü görsün gönlüm

Devamını Oku
Murat Bolat

Harcanıyorum her gecenin siyaha çalan yalnızlığında ve büyük haksızlıklar ceplerime doldurulan, öylesine iç dünyama kilitledim ki kendimi, ağlasam faydasız çırpınsam daha da acıtan.. Üzgünüm o yüzden bitkinim, hiçbir üzüntüyü örnek gösteremiyorum yaşadıklarıma ve hiçbir acıyı resmedemem bu yüzden, kelimelerim yok bunları anlatacak, çünkü milyarlarca hayal kırıklığı ayaklarıma yapışan, bu ne densiz bir ayrılıkmış ardı arkası kesilmeyen. Bu ne bahtsızlık ve bu ne lanet bir kadermiş.. Yıkılıyorum her direnişimde, her yaklaşımımda üzerime çöken binalar ve dört duvar bir oda bütün dünyam. Beynimi kemiren sancılarım var, kemiklerime işleyen özlemlerim. Dinmiyor gözlerimin ıslaklığı, dindiremiyorum içimdeki sızıyı, ki ben gözlerinin içi gülen adam, kendine güveni sonsuz ben. Hiçbir toprak kabul etmez artık beni, ben yaşarken ölmüşüm ve öldürülüyorum halen, sokaklarda leş gibi sürünmem bu yüzden. İşte bu yüzden sana sıkı sıkıya sarılmam, hep bu yüzden. Hayat (!) dileniyorum senden, umutlarımı, hayallerimi.. yaşam istiyorum ben. Üşüyorum kim sarabilir, kim ısıtabilir beni. Gözyaşlarıma gizlediğim ihtiyaçlarımı kim algılayabilir ki, kimden ne isteyebilirim benliğimdeki herşeyi tüketmişken. Sen herşeyi silip atmaya hazırken ben hangi kalemle inşa edebilirim, hangi kafiyeye sığdırabilirim kendimi. Oysa deliler gibi istiyorum seni, benliğinden siluetine kadar, dudaklarından ayak parmaklarına kadar herşeyinle, tüm çıplaklığınla ve ahlaksızlığınla istiyorum seni. Çırıl bir rüzgar gibi vuruyorsun tenime, kavuruyor hayali bile ruhumu. Tüm aynalarda telaşlarım var bu yüzden, kendini kanıtlama hastalığım çıktı bir de üstüne, yolunu kaybetmiş bir kuş gibi çırpınıyorum, sadece seni kaybetmiyorum anlasana kendimi de yitiriyorum sensizken. Bir manası yok mu, çok mu anlamsız bunlar. Her söylemime kulp edilen anlamsızlıklarla boğuşmama ne dersin, nefret üretip uzaklaştırıyor musun yani kendinden bu mu senin hayattan çıkardığın anlam. Yitip gitmem tatmin ediyorsa son halkasına kadar yitiğim işte. Ama sana sevgim baki.. İşte onu alt etmeye ne senin gücün yeter ne hiç bilmediğim ellerin ızdırabı. Seni eşşekler kadar çok seviyorum. Sapkınca, taparcasına çok seviyorum. Hadi engellesene bu söylemlerimi, hayat mı susturacak beni, gerçekler mi engelleyecek, doğrular mı durduracak? Yetmez, herşeye yeter buna yetmez.. gücünüz!

Devamını Oku
Murat Bolat

hangi kara parçasında hissiyatın belirse
dolar gözlerim
ve ıslak bir gece çöker yüreğime
ezik türkülerin şaha kalkmış nağmelerinde gizlerim
sözlerini
aslında gizlemek lafın gelişi

Devamını Oku
Murat Bolat

Güneşli cıvıl cıvıl sabahlar bile
aklamıyor artık beni
rüzgara kapılmış yelkenli gibi
savruluyorum o acıdan bu acıya
geçmiş ciğerlerimi söke söke alıyor varımı yoğumu
özlüyorum bana sığınışlarını

Devamını Oku
Murat Bolat

Bir fırtlık yaşam..
ve ateş eskisi kadar yakıcı değil..
dumanlar sadece yalnızlığın imsiz imgeleri..
sonu hep
yoksa! ile biten biçimsiz kelimelere takılıp duran aklım..
yoksa yine birşey mi saklıyor ile başlayan

Devamını Oku
Murat Bolat

Hani çok seviyordun ile başlayan
bir hayat gözlerimde
ve zulalanmış soru işaretleri
dengesi bozuk dengesizlikler
vesaire..
üstüne alınmadığın ama üstünden atamadığın

Devamını Oku