Silahları avucuna alıp ezip bükebileceğine inanan kocaman bir elim var…
Lakin orduların kalabalıklığına karşı duramayacak kadar ürkek bir kalbim.
Karıncaları ve hatta sinekleri bile ezmeyecek kadar sevgiyle doluyum…
Ama çıkarı için haksızlık yapan zorbaların boğazını düşünmeden sıkarım.
Evet, kurbağa gibiyiz.
Üstat bizi akrebe, serçeye, midyeye ve koyuna benzetmiş.
Ama en çok kurbağaya benziyoruz.
Sessizce bekleriz neyi beklediğimizi bilmeden.
Sonra birden sıçrarız ileri. Nereye düşeceğimizi bilmeden.
Bu aralar atesbocegi poposu gibi kalbim.
Bir yanip bir sonuyor, iki gulup uc agliyor.
Sasha ile vedalastim, biraz daha yalnizlastim.
İstanbul’da artık gece bile karanlık değil yeterince
İnsan ve hayvan kümeleri yan yana iç içe üst üste
Kedi, kopek, martı, balık, kadın, erkek, genç, yaşlı
Dilencisi, simitçisi, biletçisi, şoförü, kaptanı, yayası
Renk cümbüşü reklam panoları yakalarsa affetmiyor
Düşünüyorum ne bekliyorum hayattan diye, nedir amacım
Bini aşkın plan yaptım; yazdım çizdim olmadı yeniden başladım
Üç ilkbahar ve de üç sonbahar sonra kızım aşkla tanışacak
Tahminen üç yaz sonra karımın kendi kedi oteli olacak
Nerede senin vicdanın
Derinlemesine düşün sorumu
Alelalde bir organ değil bu
Acele etme, yanlış yaparsın
Bazen iskeletin dışındadır
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!