Ne boyun büküşüm, öldüğümdendir,
Ne de neş’em, dâim güldüğümdendir,
Sabrıma sebep, en az nurun kadar,
Narını da lütuf bildiğimdendir! ..
Madem ki Sultan’ın emrinde erim,
Gördüm mü gösterir, duydum mu derim.
Hüküm sahibinin hükmüdür süren,
Bunu bilir buna iman ederim…
Ne yaptım ki sana gözümün feri,
Döktürdün Şubatta bana bu teri,
Yanlış söz dedim de sözümü geri
Almam mı gerekir, niyetin bu mu? ..
Diyorlar ki bana bir hiç yerine,
Kolda O’nun, yende O’nun,
Canda O’nun, tende O’nun,
Kapısında birer kuluz,
Bende O’nun, sende O’nun…
Çektiğinden bıkıp usandı sanma,
Nazın bile lütuf gözümde şimdi…
Dahası ne olur bilemem amma,
Azın bile lütuf gözümde şimdi…
Her yerde adını anıyorsam da,
Kul olma sırrına erebildik mi,
Kibiri yerlere serebildik mi,
Yoksula yetime etin yanında,
Bu bayram sevgide verebildik mi?
Şahit buna bu gece ay,
Bir gün sana geleceğim.
Bugünden başla sen de say,
Bir gün sana geleceğim.
Mecnuna Leylası gerek,
Gül bildik başımızın üstüne taç yaptık biz,
Derdini sahiplendik, yâre ilaç yaptık biz,
Ne dersin, hâk etmeyen insanları mı sevdik,
Yoksa bütün yanlışı, sevmekle mi yaptık biz? ..
Bilmem telaşımdan bilmem yaşımdan,
Koy verip gidiyor akıl başımdan,
Zamanlı zamansız akan yaşımdan,
Seyre doyamıyor gözlerim seni..
Yazmayı başarsa eldeki kalem,
Tükendi kalmadı gözümde hiç fer,
Hâlin nedir diye sor da öleyim...
Hiç değilse bu kez, bari bir sefer,
Ettiğin yeminde dur da öleyim...
Düşün taşın, önce hayalini kur,
merhaba mümtaz bey şiirinizi çok beğendim
çok duygulandım başarılar sizee
engin
[email protected]
merhaba mümtaz bey şiirinizi çok beğendim
çok duygulandım başarılar sizee
engin
[email protected]