Üç yumurtalı serçe yuvası
Yuvasını yapıyordu serçe kuşu.
Issız bucaksız bir çölde kuş yuvası
Çöpleri özenle yerden seçiyor
Kalbi küt küt atıyordu
minik serçe kuşu
Şehrin kalabalığından
Hiç bilmediğin bir yerde
Sükûn içinde, sessiz bir diyâr...
Kimi yanar
kimi söner,
kül nerdedir
aklın almaz..
Kimi söyler
kimi susar,
bugün hava çok soğuk
maviyi kapatmayacak yürek
Yine soğuk bir Şubat
haydi güneş açsın üstümüze
Bir sokak lambaları
Bir de sokak lambasına tutsak sokaklar,
Ardında duyulmayan çığlıklar
Sokaklar zaten Sessiz...
Sokak taşları gözyaşlarına mahkum
Yolar gece lambasına tutsak
Sokaklar tenhada
Sokaklar sessiz durgun
Geceyle gelen yalnızlık
Bir tek kaldı sokak lambaları...
Bu Köye yalnızlık çöktüğü zaman
alıp da başını gitmek istersin
Sesiz köyler bayırlar kör sağır dilsiz
Ey bu yollara ve zamana düşen
bilesin bu yöreler sensiz ....
Bir zamanlar bu virane evde hayat vardı
Sandık içinde eşyalar, duvarda bir gaz lambası
Büyüktür bu evin anısı
Süt tenceresi, küpleri
Yaşanılan evler ömür gibi mazi olur
Yüreğim gibi yıkık dökük harabe olur
Yağmurlar kesilmiş ,
Sular azalmış
Kaynaklar bitmiş
Ağaçlar sararmaya
Otlar kurumaya
Çiçekler buruşmaya
Bu gece Halil-ür rahman’da
Cemreler düşerken yine hazan vurdu
Hazan bize her mevsim yakışıyor
Yüreği olanların yoldaşıdır hüzün ...
Yoruldum artık herşeyden ...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!