Sonsuz yolculukta kat edilen yol,
Nasıl kâfi gelir insana?
Her varış noktası, zerresi ise menzilin;
Hatta menzilin ucu ebede uzanıyorsa,
Ufuk çizgisi bile yetersizse yüceliği kavramaya,
Aşk kelimesi bile eziliyorsa bu yükün altında;
Ruh anlamıyor menzile olan mesafeyi
Kirli gönüllerse aşamıyor engelleri
Ruhun nidası, kalbe tesir koymuyor
Ayrılılığın feryadı bastıramıyor bedenler
Yürek durduramıyor hüzün çırpıntısını
Ve acı acı süzülüyor yürekten gözyaşları
Sevgiliyle halvet geceleri anlatmıyordu şiirlerim
Kim bilir, belki de aşkı tümden yansıtmıyordu.
Şairin gönlünden taşan kırıntılardı dizeler;
Kimsesiz gecelerin suskunluğu ve
Güneşi tümden hapsetmesi bir mahkûmun,
Elindeki mumum titreyen alevine..
Ey ölüm ne diye yâd ellerde dolaşıp duruyorsun,
Bu beldede yolunu gözleyen yok mu sanıyorsun? !
Neden hep dostlarımızı alıp kaçırıyorsun,
Zalime karşı direniş son bulsun mu istiyorsun?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!