Yavaş ol.
Kıyıdan gel, kenardan.
Ne mangalda kül,
Ne gazel kaldı uçmayan havandan.
Ağır ol.
Şeytanın köleleri vesveseciler.
Özgür boyunları tasmaya muhtaçlar.
Şüphe ile gönül yıkar,
Zan ile kalp kırarlar.
Acaba'dır servetleri,
Mutlaka diye başlar hep düşleri.
Şiir yazmak mı diyorsun sen buna?
Bakmadın ki gözlerime bir defa oysa...
Duygu fırtınası mı bu sence?
Hiç yaşamadın ki sen benimle sohbet dolu bir gece...
Söz biter de gözlere kalırsa iş,
O zaman bilirsin ki, karşındaki seni çok sevmiş.
Anlarsın ki, artık eller kenetlenmeli,
Yüzler birbirine değmeliymiş.
Dudaklar dili hapsetmeli,
Sadece birbirine yaklaşmalı,
Allah yarattı demem,
Çıkartır sandıktan teraziyi,
Tartarım herkesi.
Bir kefeye ben,
Bir kefeye bir başka,
Belki de bir kaç kişi.
Ticaret cesaret işidir,
Aşk, esaret işi.
Satar cesurca seni,
Kıymetsiz bilen birisi.
Sevmek, yürek işidir,
Ah!
Tökezledi gözlerim.
Düştüm, yerlerdeyim.
Kırıldı tam kalbimden bileklerim.
Gönül dizlerimde derman yok bir ah'lık.
Bir tut ucundan şu aşkın!
Daha gidilecek çok yolumuz var şaşkın.
Değil kıyıda köşede,
Göğün kırkıncı katında kuracağım o köşkün,
Sultanı olacaksın Aşkım!
Bir elim ekmek tutardı
Bir elimde yaşam kavgası.
Şimdi bir de sen çıktın
Şu akılda kalmak dediğin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!