İnsana nasıl da dokunuyor değil mi bu şarkılar ve o küçük ama sivri harfli şiirler?
Ama bunlar herkese batmaz, canını yakmaz biliyor musun?
Sevmişsen yakar,
Özlemişsen batar,
Ayrıysan acıtır canını, boğazını sıkar.
Bir dilden gönle indirseydin ah sen sevmeleri.
Ah vurulup kalsaydın bir zalımın oğluna.
Ne o şelale gibi omuzundan akan saçların gelirdi taramak için aklına,
Ne çeşit çeşit boyalar olurdu tırnaklarına süreceğin, umurunda.
Hem demezdi kimse sana, hırçınsın diye bir daha.
Unutacağım seni!
Bunu çok tekrarlıyorum bu aralar kendi kendime.
Belki dinlediğim şarkılar dokunuyor kalbime,
Belki de seninle birbirimizden uzakta olmamız...
Ama öyle yada böyle, ben seni unutacağım...
Dudaklarım diyorum, ne de sıcak dururdu boynunda.
Hiçbir şey,
Ne yanakların, ne de gözlerin olurdu umurumda.
Öpmek değil hani, dokunup kalmalılardı orada.
Bir elim belinde, diğeri yuvarlacık omuzunda...
Yazageldi bu âşık,
Hokka divit eline.
Söze geldi bu âşık,
Saz bağlana teline.
Yazmam dedi bu âşık,
Bir kulağına okunan ezan, bir cenaze selân.
Bu işte nasibine düşen, dünya denen yuvarlaktan.
Sen de istersen pay, hayır ile anılmaktan,
Bana hakkın geçmesin, kork kalbimi kırmaktan.
Niceleri gittiler, mal mülk teslim edip.
Şimdi bir şiir yazmak vardı
İçinde sen olan...
Ama gittin artık
Değilsin herhangi bir yerde
Bana yakın yada
Uzak olan
Bu kalp senide alırdı içine.
Ama içeride huzursuzluk çıkartmandan korktum.
Çünkü oradakileri sadece sevdiğimden değil,
Gönüllerinden emîn olduğum için oraya koydum.
Düşünsene; ben orada senden bir şikâyet duydum?
Yalnız başına bir şiir okunuyor
Bir adam oturuyor tahta sandalyede
Mektup elindeki
Masasında çay
Mektupta şiir
Radyoda çızırtılı şarkı çalıyor
Sen,
Annem gibi
Emzirir, doyurur gibi
Sarıp kollar gibi
Kopmuş düğmelerimi dikmeyi öğretir gibi
Bir gün aşık olacağımı bilmiş gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!