Muammer Erkul Şiirleri - Şair Muammer Erkul

Muammer Erkul

Yeşildi dünyam, Maviydi... Bir de kahverengiydi.
.....
Beni bir ürkek ceylanlar tanırdı, bir de çingene serçeler...

Yalnız kuşların sesi gelirken kulağıma bir de kavak yapraklarının...
Sen;

Devamını Oku
Muammer Erkul

Yanından geçerken pespembe güller atsam kucağına...
Sonra da, bana doğru uzattığın, beyaz bir gülü koklasam avuçlarından;
Ama asıl, teninin kokusunu hissetmek ister gibi! ..
.....
Ve bir kırmızı lâle koysam masana...
Ya da sarıp gelinteliyle onu, yerleştirsem vazona;

Devamını Oku
Muammer Erkul

Bulutlar neden bu renk ve rüzgâr neden taa tepeden dökülüyor başıma?
Neden “neden”lerin içinde de ayrı nedenler pusuya yatmış?
Neden çığlık çığlığa geçiyor üstümden kuşlar; yangın yerinden geçer gibi...
Ve neden kaçırıyorlar seni uzaklara? ..

Ben, bütün mektuplarımda “kendimi” gönderiyorum parça parça;

Devamını Oku
Muammer Erkul

Sen İstanbul olsaydın;
Ben, sende konacak bir dal bulamayan martı gibi
çığlık çığlığa atardım kendimi denizlere!
Sen İstanbul olsaydın...

Sen İstanbul olsaydın, aşka doğru...

Devamını Oku
Muammer Erkul

Avuçlarım, yine, 'sen' kokuyor! ..
Sen varsın ya içimde! ..
Taşıyorsun gözlerimden ve sen dökülüyorsun avuçlarıma;
Sensizliğimde! ..

Avuçlarım, parlıyor ıslandıkça...

Devamını Oku
Muammer Erkul

Her şey... Her şey tersineydi. Ve her şey...
Her şey durmuştu o an.
Hiçbir şey...
Hiçbir şey kıpırdamıyordu o sıra; inanılmaz hızla çarpan kalbi ve ebeden başka...
Her şey... Her şey duruyorken kıpırtısız ve her şey,
her şey tersineyken; tersine bir şaplak yapıştı...

Devamını Oku
Muammer Erkul

Israrla emdiği sigarasının dumanı henüz içindeyken öksürük tutan, kara kuru illetli bir adam gibi; her tarafından sesler ve dumanlar çıkartarak gelir kara trenler...
Bembeyaz papatya tarlalarının arasından geçerek...
Yahut ekşi suratlı kara kuru adamlar “kara trenler gibi” gelirler insanlar arasından;
Sevdalarıma doğru! ..
§
Sevdalarım nedir mi benim? ..

Devamını Oku
Muammer Erkul

Hani;
Hani açacak bir gül yaprağı gibi...
Hani;
Kokusunu salacak bir gül yaprağı gibi...
Hani;
Dokunsan solacak bir gül yaprağı gibi...

Devamını Oku
Muammer Erkul

Ey, benim her gizlemediğimi bilen... Benimse, adını bile bilmediğim! ...


Bir bardak serin su gibi aktığın için içime...
Bir bardak serin su gibi aktığın için kızgın günümün ortasına;
Doymadığım...

Devamını Oku
Muammer Erkul

Ne farkı var farkımızın? ..

Aynam olman için, “aynım” olman gerekmiyor ki...
Seni seviyorum!
Ben, içimi görüyorum “içine” baktığım gözlerinden...
Ben, sana bakıp hatta,

Devamını Oku