Bir çocuk gözünün deli mavisindeyim
ve yüreğim çocukça çırpınmakta
uçuşan güllelerin gazze kavisindeyim
ve yüreğim gazzeden kırpınmakta
türlü feryad'i figan ana dilinde
Bir karınca olabilseydim
Bir karınca
Tek kaygısı
Yuvasına aş taşıyacak
Bir karınca
Bir ağaç kovuğunda
Geçilir değildirki aşkın geçebileyim
beş dakkalık hasretle tanınmaz bir haldeyim
içilir değil hasret zehrin içebileyim
beş dakkalık hasretle banınmaz ahvaldeyim
sensiz biraz yaşanılır diye sanırdım yar
Hep yoksun dediler bana
varım dedim tekrar tekrar
attıramadım yabana
dün inkârdım bugün ikrar
Issız bir dağ başında
Ve bir kulübe
Yerde ayı postları
Bir kedi birde köpek
Bunlarda gönlümüzün sadık dostları
Dışarısı kar yağışlı sürekli
Meçhulden gelip meçhule giden
bir meçhul yolcusuyum
ne ezelim var, ne ebedim
ne kimseye ah eder nede kimseye bedim
ibadetim hakkadır niyazım hakka
kıblesi hakka dönük yerdir mabedim
Bilen bilir insanlığın abidesiydi
pir'u pak yüreğiyle gonca gül didesiydi
felsefeden resime,ordan şiire,bir dil deryası
en doğruyu mevla bilir cennete gidesiydi
talebeyken hocam olur,ordan tanırım
Geçerim kendimden sözleriyle saatlerce ayılmam
bende o sultanın deyişlerine aşığım
ona güneş denirse ben ay bile sayılmam
ışığının yanında sönük kalır ışığım
Hep eksilir benden yana ne varsa hiç artı yok
İçimde dizi dizi kahır filosu
Gönül ağırlığımı ölçebilen tartı yok
Topu topu kırkbeş kilo bedenimin kilosu
Kemirdikçe dert içimi günden güne eririm
Anası gebe
Doğacak çocuk mecburiyetten
Henüz gözlerine hiç görülmemiş
O masum yüreği yüreği nefret bilmemiş
Ama
Dünyaya gelecek mecburiyetten
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!