Zaman evvel içindeyken
Yüreğim hasretten kanardı
Saçlarım şefkatsizlikten
Ellerim tutulmamaktan
Saman kalbura girince
Ne aşklar vardı bana
Bir karış uzakta
Her bakış, her dokunuş
Irmak ordasında dövülen kayaların
Sırtına yapışan köpükler gibi,
Sevgiler birikirdi sırtımda,
Kaçak duygularımın sığınağı
Bu gece senin için yıldızlardan çiçekler topladım
Aç kapını,
Eşiğine umutsuzluğumun son umutları gelmiş
Bakışların duygularım gibi
Çekingen ve çekici
Aç kollarını kim gelecek
Aç kalmış düşlerim
Yarım yamalak sevincim
Aç kollarını kim gelecek
Bir hüznün eşiğindeyim
Sen
Dallarda çiğ
Dağlarda ceylan
Çölde kum
Ve asi rüzgarın savurduğu kül
Önce bakışlarımız çekilecek
İzler bırakarak delilsiz,
Yollardan,dağlardan, taşlardan.
Sonra oltamız çekilecek
Hayat denizinden.
Fenalıklarımız askıntı...
Bir yağmur içindeyim şimdi
Hasretinle yıkanmaktayım,
Kirli çocuklar gibi.
Avucumda sıktığım sensin
Kimselere göstermeden
Yağmurlara bile ıslatmadan,
Sonbaharın eşiğindeyiz.
Bitti yaz ne çabuk.
Kulağıma okul zili geldi.
Göğün yorgunluğu yüzünden belli.
Eylül geldi,
Ben yine gidiyorum
Bu kocaman şehirde
Sensiz
Seni bensiz bırakarak
Yine hoşça kal demeden gidiyorum
Yüzünü gözlerimde canlandırarak
Hayat zor hayat acımasız
Hayat vurdum duymaz
Anlatma bacım
Her şeyi biliyorum
Biliyorum
İnsanların yürekleri buz kütleleri tutmuş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!