Umut çiçeklerim kurur, ruhum tene sığmaz olur
Boz bulanık bir nehir gibi köpürür bazen hislerim
O zaman gerçeği bırakıp birdenbire uzaklaşmak
Kimselerin bilmediği bir hayale sığınmak isterim
Irar bazen düşlerimden, tay yarması endamıyla
Beni var eden mayanın cana canan Türkiye’si
Kolay değil Linda’m maziyi
Bir çırpıda silip atmak gönülden
Hani bir dağ çiçeğini bile
Birdenbire kökleseniz yerinden
Bizi bırakma diye ünlenen
Bir yığın nemli toprak gelir geriden
Gelince hüznü güz olan eylüller
Sırra kadem basar güller bülbüller
Bir gam muamması çöker ruhuna
Sanki sessizce akıp giden zamanın
Kim bilir belki de budur sebebi
Serin gecelerdeki uzamanın
Hey çokça atıp tutanlar
Yaşamadan konuşanlar
Dilleriyle doldurduklarını
Halleriyle boşaltanlar
Satın sahte ballarınızı
Ağustos ayı gelince
Bir zafer sevinci
Sarar beni ince ince
Bayrak bayrak
Bir esinti bürür ruhumu
Malazgirt’ten
Bugün
Niçinlerim yine sağanak sağanak
Ey yüzyıllardır havzasından
Ayetler, hadisler, veciz sözler
Konfüçyüsler dökülen koca Şark!
Bir ambulans sireni
Yaklaşsa bana doğru
Ağır ağır uzaklardan
Mazbut merakım
Bir sıtmaya tutulur
Eyvaaah yandık derim
Şu kara gözlerim
Daha görmemişti seni
Sadece haberlerden
Tanıyordum ününü
Kalkıp biri sorsa bana
Hatırlamam belki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!