çok uzun zaman oldu sen gideli -birkaç gün kadar-,
ellerim donuk,
yüzüm kireçli,
gözlerimde gam,
kulaklarımda hüsran makamı...
sancılarım henüz başladı şiddetini kaybetmeye,
Hüzünbaz;
Yüzünden akıp giden kan kadar az.
Düzenbaz;
Aklı başında değil, başındaki buruk haz.
Cuma Yüksel;
Üşüyorsa gecenin kör karanlığında tenim
Ve sen kokuyorsa hala terim,
Gözlerinin maviliği eşliğinde içimi kanatırcasına susuyorsa dilin,
Ve lütfen üstüne alın:
Şayet, görebiliyorsa gözlerim. Yüzü suyu hürmetinedir gözlerinin...
Tozu dumana katıyor yürüyüşlerin.
Her sigarada ferahlıyor iç çekişlerim.
Bir ipin üzerinde yürüyen cambazın sarhoş zihnindeyim.
Üzerime gelen volkanın ateşine mesken ellerim.
Güzel, alımlı, hodbin.
Bedenimden süzülen ter damlalarına aldırmayalı çok oldu,
Kalbim atmıyorsa başka bir kalp için hala, nabzıma sadakatimdendir yaşamam.
Ruhsal kesişmeler bile yetmiyor doymaya, büyük bir nokta şimdi dorukta.
Sükunete odaklanan beyin hücrelerime bundandır minnettarlığım.
Bir rol biçiyorum kendime koca bir tiyatro sahnesi önünde, seyircisiz.
Sorunsuz kalıyordu sorumluluklarımız sahtelikle bezenmiş ölümler karşısında.
Suçumuz, umarsızlıktı bir katilin gülüşüne tanık olurken.
Tanrı yasakladı meyvemizi bu yüzden, adımız elma oldu. Sobelendik hayata.
Yağmurlarda ıslanmamayı öğrendik, her ağaç altındaysa uslanmamayı.
Pus vakitlerinde sileceklerimizi kırdık gözlerimizin, çıplaklıkta bulduk ânı,
Yamyamlaşan,
Sevişmelerin girdabında,
Kaybolurken Lila,
Duasına aldırmıyor,
Minik Tanrı'ların.
Bir melek gibi solmalı yüzüm,
Aydınlığım kalmalı.
Gözlerim her zaman arkaya bakmalı.
Şeytanın şerrinden korunmalı.
Aşık olmalı.
İtaat etmeli kanada,
Gözleri yoktu O'nun,
Kalbi, rengi yoktu.
Tutunacak bir dalı dahi kalmadığından,
İçindeki bütün kuşlar, güneye uçtu.
MerveCeylan. | Yalnız Ağaç
Gözyaşlarını saklayan fiillerle tanıştınız mı hiç?
Beklemek'le mesela? Özlemek, sevmek ya da kalmak'la...
Hiç ağladı mı kelimeler sizinle?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!