Bu gece iştahlı bir şarkı söyle..
şöyle nane limon tadında.
Boğazdan geçerken iliklerime kadar vücudumu yırtan..
Sonra etkisini kaybeden bir şarkı söyle bu gece.
Devam et sevgilim, bilirsin ben sarhoş kadınları severim..
Daha kuduz köpekler gibi sevişicez seninle.
Omuzlarını yırtarcasına bir çarşaf gibi üzerine geçireceksin beni..
Gecenin ağırlığı her düşüşünde, bize bakarken sek içiyorum seni..
Onu gördüğümde, Tanrının varlığının tek kanıtı bu demiştim.
Bazı kadınların saçları avuçlarınızda kalır gece olunca, bazılarının aklınızda..
Sen bana ne kadar yakınsan o kadar şarabım sana.
Bir kadın düşün; sabahın altısında sesi ağlıyor..
Miraca yükseleceğim bir kadın..
Duymak istediğim tek ses, topuk sesleridir..
Kim zamanı okşayabilmiş ki; Bir gün bir şeye inanmak istedim ve sana inandım..
Kendimi özlemişim, bir kadının hissiyatını hissetmeyi,
Seviştiklerimizle kalalım sabahların ayak topuklarına kadar..
Aldırdığım tüm çocuklarım fazlaca samimiyet ve yakınlık gösteriyordu..
Ağzında taşıdığın tüm çocuklarım adına,
Seçilmiş piçler kahroluyordu edepsiz dualarınızın altında..
Fahişelerin dilinde dolaşan,
Nedir bu vişnelerden çektiklerimiz!
Peki Sezar, size ne demeli?
Duymuş olabilirler mi? Okyanusu bilen bir coğrafya..
Öyle büyük bir yemin ki; İstanbul'da yan yana gelsek, boğaz kendini ikiye ayıracak..
Hatırlıyorum kırık bir beyazdı galiba senin saçların..
O sigarayı omuz hizasında tutan ellerin..
Ellerinde boğulmak istiyorum..
Sarılıyorum her gece göğsüne, saçlarının olmadığı bir yastık istemiyorum..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!