Sıcak günlerden sonra girdik eylül ayına
Yine yaz bitiyor sonbahar kapıda
Her an birileri gelecek sansamda
Ne gelen var ne giden bu yazda
Nicedir çocukluğum geliyor aklıma
Hergün oyun oynadığım sokaklarda
Hep salmak istedim köklerimi
Bir küçük sahil kasabası olmalıydı
Akdeniz yada Ege ne fark ederdi
Bir dam bir de bahçe yeterdi
Başka ne isterdimdi
Hayallerim ne kadar uzaktı
İşte yine sulandı gözlerin
Damlacıklar yuvarlanıyor yanaklarına
Kalbin dayanamıyor acılara
Gözyaşlarını tutamaz oldun
En sevdiğin şarkılar çaldığında
Ruhun kararıyor efkarlı akşamlarda
Nasıl da sustuk, baştan sona,
Alıp götürdüler ekmeğimizi,
Gözümüzün önünde soyulduk biz,
Konuşsak, suç olur kelimemiz.
Nasıl da sustuk, baştan sona,
Bu şehrin nehirleri gibi
Hiç aktımı gözyaşların
Özlediğin dilini duymak için
Hiç cevapladınmı kendi sorularını
İçindeki senle muhabbetteyken
Hiç duydunmu yalnızlığını
Hızlıca tüketiyoruz her şeyi
Evimizdeki eşyayı
Dinlediğimiz şarkıları
İzlediğimiz dizileri
Arkadaşlıklarımızı..
Biz de tükeniyoruz
Bir palyaçonun gözleriyle
Her şey ne kadar soluk, ne kadar renksiz…
Oysa yüzü gökkuşağına boyanmış,
Kıyafetleri rengârenk bir masal.
Yine de yapayalnız Palyaço.
Erkenden uyandım pembe şafakta
Bugün yine bakamadım aynalara
Sırrını bilmesemde bu döngünün
Bir yaprak misali kapıldım akıntıya
Günlerin pek suçu yok amma
Sana gönül yaralı derman istemez
Bir tatlı sözün yeter ferman istemez
Açılır kapılar destur gerekmez
Yeter dön gel aşıklar bekletilmez
Sen gittin gideli herşey manasız
Mutlu günlerden kalan anıları
Dinledikçe seni hatırlatan şarkıları
Restoranda peçeteye yazdığın şiiri
Kumsala çizdiğin kalp resmini
Yıllar sonra bir merhabayla hatırlattın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!