Uyku tutmuyor gözlerimi.
Bir sağa, bir sola dönüyorum.
Heyecandan patlayacağım.
Ellerim üşüyor.
Yıldız topluyorum yatağımda.
Yarın bayram…
YA ŞEHR-İ RAMAZAN
Nasıl methedeyim Şehri Ramazan.
İftarda bir soğan bulamaz olduk.
On bir ay boyunca aç kaldık gene.
Açlıktan ayakta duramaz olduk.
Yazması kâkülün açmış kenarın
Zülüften saçları taşmış sarkıyor.
Gerdanda açan ter tomurcukların
Göğsünden dışarı akmış taşıyor.
Çözülmüş kemeri düşmüş kenara
Unutma hallacı en-el hak dedi.
Mansur’un hakkını cehalet verdi.
Muktedir Bi ona zındıksın dedi.
Güler Abbasi’ye yedi makamdan.
Önce kırbaçla dayaklar atılır.
Girdim dost bağına içimi döktüm.
Dayanacak halim yok dedi bana.
Çekildim kenara boynumu büktüm.
Karnım bu dertlere tok dedi bana.
Gönülden dergâha girdim içeri.
Yular takmış başa, dizgini yerde.
Kelam yok dilinde, ne varsa belde.
Kör kütük kafalar yatıyor evde.
Dergaha girerken yunmuş sanırsın.
Ne söylesen tafar etmez boşuna.
Yere düşen bir damla kansa yüreğin.
Bırak toprağın iliklerine işlesin gülüm.
Kırık topraklar senden aldıysa rengini,
Bırak dünya sende arasın dengini.
Yüreğim kanasın…
Âşık oldum yılkı acem kızına
Aldı beni yaban ele götürdü
Mahmuzladım gemi aldı azıya
Dağları devirdi sele götürdü
Dörtnala ayaklar kesildi yerden




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!