beni üzmeyi başardın bu akşam,
uzat elini tebrik edeyim!
anlatayım dur kaçma hemen,
ne hâldeyim ah ne hâldeyim!
damla damla hıçkırıklar,
Bana göre değil bu sevda,
İsmi her an dudaklarımda!
O yâr bu yürekten habersiz! ...
Benim olamaz bu ağlayan gözler,
Özlemi dolunca boş odama...
Bazen durduk yere ağlarsın,
Gözyaşların şimdi bir volkan…
Hiç beklenmeyen bir anda patlar,
Her damla yüreğini yakar.
Sonra, anlarsın
Anlarsın ki, unutmamışsın…
elleri üşümüş bir bebek gördüm,
üstünde kırmızı yelek mavi düğmeli
hınzır bir ifade gözlerinde
aldırış etmiyor kar tanelerine
kim bilir düşünde neler görüyor
Gerçekler duvar gibi karşına dikilir bazen,
Dimdik, soğuk bir duvar!
Bir umutla aşmak istersin, ilerlersin,
tırnakların saplanır kalır...
Çıkışın yok, duvarın beyazıyla,
tüm yalanlarını bana bırak giderken
sözlerine inanmaktan yoruldum
belki avutur beni en zor anımda
bir kahkahanı bırak bari yanımda
görüyorsun ne kadar kızgın olsam da
Gökyüzü görünmüyor buralardan,
Gri binalar kaplamış her yeri!
İnsanlar dinlemiyor birbirini,
Biri bilmiyor bir diğerinin kederini...
Ne de sevincini! ..
Kuşlar da yok,
gölgeme sordum yüzümü,
dedi ki o bir göçebe!
göremezsin bir daha,
o artık her yerde...
sen her baktığında,
göreceğin başka yüz,
gitti
umursamadı haykırışlarımı
gitti
aldırmadan feryatlarıma
gitti
hiçe saydı geçen yılları
Gittiğim her yere götürüyorum seni,
Gözlerin hep karşımda!
Duydum mutsuzmuşsun,
İçten gümüyor dediler kaç zamandır,
Üzüldüm!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!