Birde senin gözünden baktım hayat denen şu yaşama hevesine
Senin gözünden bakınca şaşırdım dünya ne kadar tozpembe
Hayat beni sürgün ederken ilden ile bir matem eşliğinde
Umursamazsın beni hiç sevinçlerim bu yüzden hep ölüm denkliğinde
Yaşama sevincimi yitirdim gülmeyi unuttuğum yerde
Ayrılık ömrümün en kanlı savaşıdır
Hiç bitmez bu kavgam zulme bir başkaldırıdır
Ayrılık kapımda bir sahipsiz köpek,
Bir kemik için aşkıma ulu orta havlar durur…
MEKSEN KILINÇ
Ben sevdamı örste dövülen demirle sınadım
Çekicin vurduğu her darbede yendim kinimi
Demir eğildi büküldü şekilden şekile girdi
Ama sevdam kırılmadı hiç bükülmedi
Dövüldükçe can verdim kan verdim sevdama
Gördüm ki sevdam çeliğe verilen su misali
Seni ne zaman görsem,
Sana cemreler düşer
Bana yıldırımlar.
Seni ne zaman sevsem
Sana rahmet yağmurları düşer
usulca dokun yüreğime
anlarsın sevmek neymiş
kalp atışlarımdan duyarsın
sana olan sevdamı…
Anadolu’da
Bir ulu cami avlusunda,
Aşk dilencisiyim
Karın tokluğuna dilenen
Anadolu’da
Yankısında aynanın bir aşkın isyanı görülür
Yıllar mevsimlere saatler ayrılığa kurulur
Su gibi akan zaman da aynalara baktıkça
Bir aşk, çile tasını abı hayat ile doldurur
Bu tastan içenin aşkı Leyla ile Mecnun olur
Leyla ile Mecnun olan, aşkın evlasını hakta bulur.
Sende kırk ayaklı bir yalandır aşk
Her gönülde ayrı ayrı gezersin
Kırk kapıda kırk şekle girersin
Önce gerçek görünür sevmelerin
Sonra anlaşılır gerçek niyetin
Aşk dile gelmeyince yüreğinden
Meleğim,hasretim,yaşama sebebim
Ezgiler bir gezgin gibi zamanı aşıyor
Lale devrinde zambaklar neden açıyor
Ellerin dualara açılırken dört mevsim
Gözlerin ruhuma rahmet döküyor
İçimde bir sevda mevsimi sensiz üşüyor
Güneş mevsimleri yağmurlarla emziriyordu sanki
Bense yağmurlara susamış çocuktum
Mevsimlerin şekerle avuttuğu
Çocukluğumu ellerimle büyüttüm
Hayatın beni unuttuğu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!