Bir çare bulamadım
Senin yokluğuna
Merhem bulamadım
Kanayan yarama
Kendimi rahat bırakabilsem
Rüyalarımı süslüyor o hayalin
Huzurla uyanıyorum her sabah
Çarpıyor kalbim yana yana
Bir görülüşüne canım feda
Hayaller kuruyorum her gece
Gün nazlı nazlı doğarken yaralı şafaklardan
Ayak bastığım her sokağa veda ettim
Ve güneş ışıkları sızarken yüreğime usulca
Bir turnanın kanadına tutunup sana geldim
Çizik attım eskimiş bir günün üstüne
İnsan doyasıya öper, koklar
Dokunurmuş kutsal bildiğine
Ya bir tanesine
Ya da onun bir resmine
Ona haz mı verir bilinmez
Unutmuşken her şeyi, acı dolu dünlerimi
Şimdi vuruyorsun yüzüme geçmişimi bir tokat gibi
Söndürmüşken gençliğimin sevda ateşini
Uzatıyorsun yüreğini yanan bir kibrit gibi
Yüreğimin kapılarını kilitlemiştim bundan yıllar önce
Gidesim geliyor yanımdakiler bilmeden
Hiç kimsenin bilmediği yerler çekiyor beni
Tanımadığım insanlara yaklaşarak
Merhaba demek istiyorum
Sıkıldım artık olduğum yerde durmaktan
Bana değil
Uzaklara bakıyorsan
Benimle değil
Başkalarıyla paylaşıyorsan
İçimi değil, dışımı seviyorsan
Sırtımda taş taşısam olmaz gamım, kederim
Yorgunluk nedir bilmez, güler geçerim
Aç kalsam da yaş aramam, kuruyu nimet bilirim
Nedir ki aç kalmak üç gün, beş gün çekerim
Her şeyin bir dermanı, bir fermanı var
Çekip gideceğim bu diyarlardan uzaklara
Rüzgârın şiddetle estiği yöne doğru yöneleceğim
Kaybolup gideceğim toz bulutlarının ardında
Bir ayak izi bile bulamayacaksın benden geriye kalan
Silecek her şeyi rüzgâr, özleyeceğin her şeyi
Elini tutsam
Dünyanın öbür ucuna benimle birlikte gelir misin?
Bekle desem
Dünyanın bir ucunda beni bekler misin?
Denizimde fırtınalar çıktığında
2012 de yazılıp hem dergi hem de internet ortamında yayınlalanan şiire bir "zil takarak" kendi adıyla yayınlayan arkadaş. "Ölüm" adlı şiiri silmezseniz bu sitenin yöneticisi ile görüşeceğim.