bir göz görümlüğü musibet
bir beklenmedik
çalı süpürgesine binmiş
nereden gelirler bilmem
toz bulanığım şimdi
kurtulup karasından hangi bir görmezliğin
Ağıtın yumruğu vurur göğsüne
Dağılmazsın
Ruhsuz bir efkâr sisi önümde
Çıkılmaz
Çıkılmaz
Yağız, yanık, doru, kır, kaygani atlar
Rahvan, tırıs, dört nalalar
Kırlar koylar ovalar yaylalar
Ter kokularına karşılık
Kan kokuları sarmakta sermayenin
yüreğim cız etti
sensizliğin unutkanlığı ah
demin
ilklerin ikincisinden aldım ataşı
bir kadehi yudumladım
bir de seni
bari sen söyle muhterem yastığım yatağım
şu kısacık anın basitliğini
şahidimsin
geceler boyu şunu dedik
bunu yaptık seher düşlerinde yılbeyıl
aslında
en doğrusu
en makbulü
en gizli kalanıdır şiirlerin
bazı küfretmen gerekir
ateş artığı bir kül değil mi
nedir ki
nedendir bu hengame bu telaş
dünya işte




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!