Sevgiden hiç bilmeyen dost, dosta vefâ etmeden
Gönlümün gül bahçesinden gonca güller dermesin
Bir çiçek göndermiyen dost, ben bu dehr’den gitmeden,
Hem mezâra gelmesin, hem bir çelenk göndermesin.
Son namazdan sonra sessiz söylenirken son selâm
Her gonca gülün sevdiği mehpâresi yoktur
Her bülbülün aşk dansına nezzaresi yoktur
Bir kez bile dünyâdaki her kârun evinde
Şeddâd’ın İrem bahçesi fevvâresi yoktur
Çalış oğlum diye bir ses geliyor kasr-ı minâdan
Çalışan kimseye yardım yağıyor sanki semâdan
Ona Allah tarafından verilen yardımı bir gün
Bile nisyân ile naks eylemesin hamd-ü senâdan
Bundan yetmiş sene evvel bahçemizde bir meşe
Ağacında körpe yaprak bakıyordu güneşe
O, ağacın tepesinde görüyordu her yeri
Etrafını seyrederdi bir ileri bir geri
Gözlerini alamazdı ormanlardan, dağlardan
Derelerden, tepelerden o güzelim bağlardan
Yaklasik bir asirlik cinar ve kesfedilmemis bir hazine... Bir aruz asigi ve hece ustasi... Florida´dan Almanya´ya Yetmis Altinci Yil adli siir kitabini gönderen bir muhabbet insani... Amerika´da kurmus oldugu dershanede kendini ögrencilerine adayan bir egitim gönüllüsü... Allah (c.c.) uzun ömürler ...