Bir karanlık bir aydınlık olan ,
Ayın doğduğu Güneşin battığı ,
Gök yüzüsün SEN!
Yüzün kadar berrak ,
Nice düşlerin gizlendiği defineler gibi,
Hayatın onca kötü ve siyah kalmış yanı,
O buz gibi dizi dizi yağan çise ile,
Karardı gece ile mai bir anda.
Martılar haykırırken acı bir tebessüm,
Balıklar oltalarda ızdırapla çırpınırken,
Benim yarim ,
Toprak kadar sadık , ölüm kadar yakın ,
Nefreti yıldızlar kadar uzak olmalı .
Benim yarim ,
Sevecen güler yüzlü bir bebek gibi ,
Meleklerle kardeş olmalı .
Bir gün gelecek,
Yaşamla Ölüm arasındaki farkı tadacağım.
Karınca misali evrim geçirip,
Göğe uçacağım.
Toprağa gireceğim.
Bağırıp, çağırıp duyuramayacağım sesimi,
Aradığı aşkı bulamayan bendim,
Ya sen?
Gözlerinde kaybolacak kişiyi soran ben,
Arayan sen mi?
Bilinen en güzel sözcük sevmekmiş,
Bulabildin mi?
Bir papatya yaprağı solgun,
Dağlarda akan nehirler yorgun,
Karanlıklar içindeki yıldızlar sönük,
Havada hüzün kokar hazince.
Görünmezlik kisvesi altında ışıldayan yüz,
‘Beni görme’ diyen görünen kıza,
Düşünürken, düşünmemeyi öğrendim;
Acıyı her tattığımda, ümitsizliği,
Fedakarlıkta, kahpeliğin kitabını.
Zenginliğin saltanatıyla solup,
Fakirlerin umuduyla yeşermeyi;
Görünmeyenleri kıskandığım kadar,
Sevi gibi, Aşk gibi,
Hayranlık duyarken sana,
Sevecenlikle gösterilen ilgi,
Sana olan düşkünlügün bedeli.
Üzerime çöken meftunluk,
Kara bir sevda aslında.
Sen yalancısın kendi kendine,
Hani, bu son olacaktı, ne haddine!
Düşünmeden konuştun, sevginle,
Bak aşıksın yine , sevdiğine.
Nefretmiş seninki si, doğurdu aşkı.
Yaşam boyunca hayata bağlı kalmanı sağlayan,
Sonrada ölümü ayağına kadar getiren,
Kabul gördü sanırken kapı dışı edilen,
Üzgün bir muzip şey, yenilginin tadı.
Seviestet.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!