fırtınalı denizlerin ortasına demir atmış
bir balıkçı teknesi, ömür dediğin
hayal okyanusunda anılar sahile vururken
yelkovan akrebin peşinde
saniye sarılmış kadranın omzuna
sessizlik,
Gündüzle gecenin kavuşması kadar zordur
Sadece hayalleri süsler damatlıkla gelinlikler
Duygular pınarlarda yıkanır, bir bahar sabahı
Izdırabı yeni yeni öğrenir, karşılıksız sevenler…
Gerçekler sevenin boynuna yağlı ilmik gibi geçer
kopyasını yaktım hayatın
aslı sende...
karanlıklara bıraktım geleceği
ışık sende...
241 ay
dile kolay
ne kervanlar taşıyabilir
ne de kamyonlara sığar...
duygular yıldızların ışığına saklanmış
ANMALISIN
Cennetin kapısını açmalı sana melekler
Renklerin dünyalarında yeniden doğmalısın
Ruhun bile gülmeli güzellikleri görünce
Ulu çınarların altında, beni anmalısın
Bu dünyada mutsuzluk, adımız olmuş
Adımızı kim koymuşsa, bilin ki; yanlış koymuş.
Kimleri kurtarmak için, niyet edilmiş bilinmez
Bilinmez karanlıklara, bedenimiz konulmuş…
Terbiyeli olsun istenmiş, Muhammed denilerek
Kapımın kolunda parmak izlerin kalmış
Mutfağımda yemediğin meyveler
İçmediğin içkiler seni çağırıyor, duyuyor musun?
Mezeler sana sesleniyor
Bardaklar adını haykırıyor
Her yanımda senden bir anı,
Binlerce yıllık zevk tadılırken
Yüzlerce ayın hasreti boşalmıştı damarlardan
Şehvet ise kol geziyordu sevişilen alanlarda
Bedenler intikamını aldı yıllardan
Unut gerisini
Unut, gerisi yalan...
Karanlığın aydınlığa yenileceği saatlerde gitti küçük aşk
Gözlerinde kırılmış bir yaşamın ince sızısı
Alnında ihanet yemiş bir kadının kara yazısı
Vakit ise,
Vakit ise, yeni bir günün hemen öncesiydi…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!