Her zaman bir büyük taşıdım.
Uyandığımda ağırdı omuzlarım.
.Ben küçük bir çay bardağıyım
Teknecik de yada günyarıkda
Hangi dudak değmedeki bardağıma..
Aynalar seni unutturdu bana
Göremediğim bir yüzü görüyorum aslında
Tanıdık geliyor yüz
İki yüzüm var
Biri sende kalan
Biri benim baktığım
Üstün körüyüm
Kolayca atabilirim
Sol dan ürettim her şeyi
Sağ dan satıldım birer birer
Kim haberdar
Kim sorgulayacak
Ne zaman suya bir kanca inse
Bir ağ örtse suyun yüzünü
Kesilir tatlı nefesim
Kanca damağım dağıtır
Bir ağ sarar beni
Hepsi kendisine çeker
Sessizlik,
Gözlerime takılan
Bir avize...
Biri patlamış bir ampül,
Diğeri yanan bir lamba
Boş bir omuza yaslanamadım
Rüzğara bıraktım saçının tellerini
Kamçı gibi yaktı yüzümü
Tel olur saçın bağlamama
Tutamam okşayamam saçlarını
Dokunsam tellerine bağlamam bağırır
.
Hasretim gözünün bebeğine
Yolculuk temizliğidaraltır
Kaldırım taşlarını
Sökülüp takılır
Alnımda boncuklaşır seni düşünmelerim
Duman daraltır beni
Nefesim büyür ciğerimde
Gözlerim kayıplar mezarlığı
Ezik kısık derin
Belirsiz göz bebeklerim
Pamuk tarlalarının beyazlığı gelinlik
Alır götürür yaşanmışlık
Ayrılık seninle başbaşa kalmak
Bir çocuk ağlar yırtar sendeki suskunluğu
Dokunamazsın sevemezsin
Kanar gömdüğün her duygu
Duygu ceset
Kırık hayaller
Başladığım yolculuk
Ardımda kalan hüzün
İnmesine inerim de
Varırım mı durağa bilemem
Yakınlaş sam da uzar yol
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!