Gurbet elde per perişan olalı
Karardıkça karardı bu bahtımız
Ana baba bacı gardaş bulunmaz
Çöktü saray yıkıldı şu tahtımız
Dünya geçiremem sana nazımı
Gönül hasret ile bekliyor iken
Eser seher yeli ıtır getirir
Itır sevdiğimin hoş kokusudur
Ümit dolu üç beş satır getirir
Kırmış ten kafesin kanat açıyor
yıkılırken üzerime tüm gençliğim
hatalarımın akisleriydi
boğazımdaki düğüm
körpecik delikanlı
körpecikliğimin ayinesi
eşyanın dilini bilmesidir
şairin farkı
yıldızlara selam çakıp
şahit tutması
koskoca masaldır hayat
devlerle aşık
Elmayı soydum
Başucuma koydum..
Pas tutarken elma
Mum söndürüyorum
Onuncu köyün yatsılarında
İnciğimdeki yaralarıma
Kan düştü toprağa, can düştü
Ufka dalan fersiz gözlerden
Yaş düştü bağırlara sellercesine
Ana doluydu Anadolu..
Ciğerlerinden bir parça vardı cephede.
Boynu bükük bir çiçek açmış gözünü
Seher vakti tan yerine dikmiş gözünü
Güneş doğup gül çiçeğe vermiş özünü
Sen güneşsin ben zavallı çiçek misali
Bülbül güle hasret imiş kavuşmuş
Zor güç ile çıktım burcun başına
Çiviyle yazmışlar çeşme taşına
Vuruldum gözüne çekme kaşına
Yürü dilber yürü kalmam dizinde
Bir ombul üzüm var heybe gözünde
Canan diyarından bir selam geldi
Bayramım seyranım hayranım bugün
Gönlüme yarimin hayali doldu
Bayramım seyranım hayranım bugün
Yalancı dünyada çok vakit gezdim
Anahtarı bende olan
Hapishanedeyim
Kavak pamukçukları uçuyor
Semada üç güvercin
Titrek kalpleri
Ruhum kadar özgür
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!