ERKEK
dün gece omuzumda olan
saçları elimde uyuyan
yüreği bir kuş gibi atan
Bir kahve gibiydi
sevdamız
Kırk yılın dolmazdı hiçbir zaman
Kokunu çekerdim günlerce içime
Ne hatrın tükenirdi ne de sevdan
Bir fincan içinde biz seninle
duydumki istanbul'u merak edip sormuşsun
adalara giden motorları
güvertede yenilen simitlerin tazeliğini
Hadi gel
Sana bir hayat anlatayım
Hadi gel
Sana bir sokak kedisinden bahsedeyim
Düşün şimdi
Bir kedi
Yok diyordum bu sefer
Hiç bir yolculuk yok
Bütün gemiler gitmiş limandan
Yok diyordum
Sisli bir havada limanda bir ışık
Senden haberi var mı
Diye sordum kendime
Sonra yok dedim yavaşça
Kendi kendime
Benden haberin var mı
KOKUN
Bir değil
Çokca tuhafım bu gün
Hani dün gece giderken
Aklım sende kaldı demiştin ya
Anlar mitoz bölünmelere maruz kalıyor
Çarpılıyor hasretler
Havadaki yokluk kokusu ile
Sonunda her şey sessiz
Ve inadına sensiz
Zamanlara dönüşüyor
kurbağalar havlardı
kediler öterdi sabahları
akşamı göremeyen
akşam sefaları gibi
dalgalara vuran kumsal
tek renkli gökkuşağı gibiydi
Bizim meyhanede
İçip duruyorduk son günlerde
Alt katta
Hani şu mutfağa en yakın köşe var ya
Kimse kokudan oturmaz
Seninki nedense hep burayı seçerdi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!