Met cezirine takılarak buradaki cinnetin
uzaklara sürüklenen eski aşkların içinden
atlayabilir mi korkusuzca bir deli aslan
Ve böyle bir sirkin kapısında
çocuklara indirimli satılır mı
yığıntı:
beklemez; gece, sesin süsüdür beklemez
örtülür başvuru aşkların
feylesof sırlarıyla, rahvan giden ömr.
bir buzun içinden geçti adım
anlatmak mı? büyülenmenin
temsili teması o. Suistimal
edilmiş düş arkası; çocuk
şövalyelerin bahçedeki havuzda
filiz veren göz.. kumaş merdivenin hıçkırık basamağında..
nevrotik dudaklarda ölü puhu dansı, gün hatırlarım.. seni..
eski gövdemin kalyonda düşürüldüğü son savaşın resmi.. o..
mızıkasına sarılıp uyumuş bir kıza sorulmuştun rıhtımda,
şato.. heryanıyla yanan kötürüm şato.. tepede.. tepe taklak!
bahçeye çiçek toplamaya giden çocuk dönmedi bir daha sana
Düşgücüne deyerken korkuyorsun
İri ve nadide bir kış parçası aslında o
soğuğum, bir aşktan bir başka aşka firarında
Oysa isim vermeden konuşur rüzgar
bütün hayvanların gözleri nemli
Kimseye anlatmadığım bir gençliğim de var benim
kimi zaman kente dökülen
kimi zaman kentten birdenbire geri çekilen bir gençlik
Adım bir halk ayaklanmasında geçiyor örneğin
akıl almaz pusulara düşürülmüşüz su kenarlarında
Esmer koy kızının adını hep,
ölümden toplanmış haraçtır ruh
dokunurken birbirine kıyasıya iki ten
Kumral koy oğlunun adını hep,
cinayetlerden arttırılmış suçtur his
saklanış kıpırtılı
zarar baharları: içerilmemiş ilk sahte,
hayata müdahele etmiş
takma etik
dingin raks - - zar ötesi zafer
istanbul'un bütün satrançları oynandı!
tüysüz bir oğlan bacağına benziyorsu akdeniz
mavi dudaklarıyla yosunları öpen bir sarışın savaştı
beni bile aşan o gizem. Bilmem ki nerelere gizlesem
hayatımı / diye diye / yükseldim
Adiyla cagiracak kadar samimiydik sonbaharla
Örtuler geldi ruzgarla orterek ruzgari
Sen bir tek bana yoksuldun o sira
Yapilirken icine irmak karismis bir ayna
Bunu durmadan kanitleyecek sana,
"sen şiirine yakışan bir hayatın emanetçisi, bekçisi ve tek sahibisin. kendi yazdığın kaderi taşıyan alnından hasretle öperim." hep çok sevildin iskender, iyi uykular.
Yıllar öncesinden, "İzmir Şiir Günleri"nden kalma bir aşinalıktan
ve okurluktan hareketle;
( Türkiye' den de bir Adonis' in çıkma vakti gelmiş olabilir..)
20/07/2011- demiştim,
Yerli Adonis misyonunu adfederken, "Türk Şiirinin Haylaz
Şairi"nin "Yoruldum geriye doğru saymak ...
..Affedilen vazgeçilendir.. O, affedildi.. Çünkü ondan vazgeçildi !..