Yine gece, yine hüzün
Kaleminden geleni ardına koyma şair!
Şiire dök mutsuzluğu...
Dilimi ayrılık yarası lal etti
Sen anlat onsuzluğu...
Hayatıma girip de sırtımdan vuran
Vefasızlar içinde en hayırlısı,
Peşinden koşmadan ömrümü yoran
Sen çıktın sevdiğim Canın sağolsun
Alnında kınası solmuş bir Koçun
Islaklık hediye miydi gözlerimize yağmurdan,
yoksa hüzün gibi bir bedeli mi vardı?
Hangi sevdayı giyinsek
yürekleri aşkımıza birkaç beden dardı...
Ciğerlerimize çektik zehirli hasreti,
Aciz rüyalarıma hacize gelmiş bir Kadın
"Merhaba" sevdadır benim adım...
Gitme! ...
Şiir demlerim sana
Şair olurum ellerini tutarken.
Dilimde yunus balığı, dudaklarında kainat
Oysa herhangi bir kan bağımız yoktu ama
Etnik kökenimiz sandılar yalnızlığı...
Kendimi dinliyorum bu gece
çok uğraştım,
sensiz çıkmadı dudaklarımdan tek bir hece.
Hep gittiğin gün geliyor aklıma
önce eşyaları topladın,
sonra kapıyı çarptın kalbime.
Kokunu çiçeklere, gözlerini ceylanlara
Hasretini de bana miras bırakıp cennete gittiğinden beri
Her yeni gün buz gibi bir cehenneme uyanıyorum.
Neydi bu gidişin adı gülüm, bu muydu sözümüz
Hani kan ağlasak da hep gülecekti yüzümüz!
Sen
Meleklerin arkadaşı
Âşıkların aşk adaşı…
Sevdiğim,
Ay çıkmadı bu gece
Bir gün bile aksatmadık
Bugün de içtik
Çünkü her şeyin başladığı yerdi
esasında hiçlik
Bırak sevdiğimizi yanağından öpmeyi
ellerini tutarken bile yoktu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!