Sürgün gidince ışığı gündüzün gecenin siyahına
Sende tutsak düşüncelerim
Gecenin dili gözlerinde bir ışık ararken
Kendi ruh halimin yansıması yüzündeki
Yüzüne gölgem düştü
Kentine dönmüş bir hüzünsün,
Sevinç çığlıklarını arkasına almış
Unutulmuşluklarla yaşayan
Kendiyle savaşan bulanık bir ruh hali
Çığırından çıkmış bir arzuyla
Ah zaman benden aldıklarını bana geri vermiyorsun
Ben her şeyi sana bırakmıştım oysa
Sen ne kötü bir emanetçiymişsin
Zaman benle alıp veremediğin nedir?
Yakıt diye ömrümü kullandığın bu yolculukta
Sen sadece bedenimi eskitebilirsin!
Zamanda yolculuk ruhsal ve bedensel bir çözünme
Yakıtı ömürdür.
Varacağın yer hayallerin
Ah zaman sen hep son sözü söylüyorsun
Ama bu kez kurmayacağım bir hayal
İndirecek bir yer bulama diye beni
Aklımdan sen geçiyorsun,zaman durmuş düşünürken seni
Oysa sen yoksun ama aşkın var kalbimde
Hiç olmadığın kadar çok yaşıyorsun
sabredemediğim bir zamansızlığı tüketmek için yaşıyorum
Meğer kayıpmışsın sen,ben zaman aşığı
Mevsimler geçerken ,
Nasıl olur da aynı kalır
Ağrılı yüreğimde sancılı sevdan
Aklımdaki sen , gözümün önüne gelir
Her ağrısı hissedilir
Seni taşıyan kalbimin taş olmadığı ama;
Arkada bıraktığımız bunca zaman
Kaç ışık yılı uzakta
Orda kalan çocukluğumuz
Arkada kalan anılar
Ah hepimizden alacaklı çocukluğumuz
Orda bizden özür bekleyen
Güneşi kaçarken umutlarımızın
Geriye kışı kalırken ömrümüzün
Kışı kalır duyguların
Soğuğu kalır ya da soğur sevgiler ;
Sevgililer git gide
Bu kadar masun durma çocuk
Kimse günahsız kalmayacak
Herkesin payına düştüğü kadar
Senin de kalbin kir bağlayacak
Gökyüzü mavi , deniz yeşilmiş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!