Seksenli yıllarda İzmir'in Çiğli ilçesinde dünyaya gelmiştir. 9 yaşından itibaren şiir ile ilgilenmeye başlamış olup, öğrenim hayatında ve sonrasında şiir ve kompozisyon dallarında dereceler elde etmiştir. Çeşitli gazete ve dergilerdeki yazarlığının yanı sıra editörlük de yapmış olan yazarın, senaryosunu yazdığı kabare tarzı bir oyunu sahnelenmiştir. ''Zulamdaki Hasretler'' ve ''Gönül Dergahı Şiir Antolojisi'' isimli kitapları bulunmaktadır. Ayrıca birçok şiiri bestelenmiş ve seslendirilmiştir. Evli ve bir çocuk babasıdır.
Seher vakti dost olur gelirim ansızın kapına
Bir tebessüm ile yanarım kül misali narına
Ey bizar olsam da beni naçar gezdiren dilber
Bir içten bakışın gönlümü Leyla’ya Kays eyler
Gelip geçtim ey dünya kalb-i devranından
Seçtim en yüce divanı, aşk-ı hükümdarından
Derde boyun eğmedim boran dolu ömrümde
Yok yere gem vurup durdum şu bahtsızlığımdan
Bi-çare olmuş ne fayda kem bakan zalim gözler
Baş tacı edersen başına çuval takanı
Kırmızı halıyla karşılarsan evladına kurşun sıkanı
Suç kimde deme arkadaş
Alkışlarsan çıkar için yurdu satanı
Sahipsiz bırakırsan mezarda yatanı
Uzun bir yol bu gitmesi epey sürer
Adımını attın mı zordur geri dönmek
Yeminim büyük sevmek yok bu sefer
Öyle istedi bahtımı kanatan felek
Kör kuyudayım bir kandil var elimde
Ne senden bir şey istedim
Ne senden bir şey gizledim
Tek temennim gözlerime bak
Beni gönülden sev dedim
Ak saçıma yağmur yağınca
Daha büyümeden sevdalandım sana
Mavi gözlerini sevdim ateş gibi bakan
Sarı saçlarına vuruldum başakları andıran
Adamlığını sevdim,duruşunu,alev bakışını
Cephede devleşen endamını sevdim
İki elimle aşk ipini sonsuzluğa gerdim
Derin bir aşk var içimde anlatamıyorum
Kınamayın sevdalanmaya hakkım yok mu
Bir kıvılcım bekliyorum tutuşamıyorum
Benim yanmaya hakkım yok mu
Bülbül güle meftun oldu derler
Gönlüme has bir sevdanın gezgin hayatıdır bu
Emsalsiz duygulara ait göçebe yaşamın ta kendisidir
Yalnızlığın aşksızlığa başkaldırışı,direnişidir,ayazı hissetmektir
İşte ben soğuk bir kış günü Marsilya’da üşüdüm
Üzerimde Napoli’de bit pazarından kalma siyah paltom,elimde gelincik sigarası
Ve ben Times nehri kıyısında onu düşündüm
Hiç derdim yok diye sevinirken
Dertler gönlümde var oldu
Kör kuyular bile çok genişken
Şimdi dünya bile bana dar oldu
Güneş doğdu aşkın tarihçesinde
Kaç nara attım efkarımdan
Kaç küfür ettim bilinmez
Meded umuyorum rakılardan
Sevmezsen eğer böyle içilmez
Adını anmazdım ben aslında
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!