Ah, gelmiş yine güzelim kış, her yer bembeyaz,
Bir yanda şimşekler, öbür yanda sert bir ayaz.
Yegâne aşkım bu kıştır benim, üzgünüm yaz,
Bitmesin bu kış, gelmesin yaz, benden bir niyaz.
Yağ üstümüze ey kar, pirüpak, lapa lapa,
Sokağı, bulvarları bembeyaz yapa yapa.
İzle camdan havayı, koy önüne bir sehpa,
Doldur sıcak kahveni, al eline bir kupa.
Sırtına bir battaniye, kahveni yudumla.
Sanma unuttum seni, beklerim umudumla.
Hatırladıkça beni, al kahvenden bir damla,
Gel ve sonsuzluğa bir yelken aç bu adamla.
Dinle, nasıl da sessiz her yer kar yağarken: sus,
Hatırla o sessizlikte, bu kalp sana mahsus.
İzle, kaplar bu havayı esrarengiz bir pus,
Hisset, puslu kalbinde bir aşık sana mahpus.
Bu kış yükselir bacalardan füme dumanlar,
Göğe yükselen dualarla medet umanlar,
Ben de yakardım aşk ateşini bir zamanlar,
Ama yanıp tutuşsam da hâlimden kim anlar?
İnsanlar kar toplarıyla oynarken ne de şen!
O şen çehreler ki eğlendikçe güzelleşen!
Haydi oynayalım, şenlendirsin bizi neşen.
Attığın her kar topu bir ok, kalbimi deşen.
Üşürüm ben bu havalarda, aylardan ocak,
Giyerim birkaç kıyafet, beni ısıtacak.
Biraz sıcak tutar beni bu esvabım, ancak
Hiçbiri değildir, bir gülüşün kadar sıcak.
Bak, kar tanem, dindi bu ayazlar, eridi kar,
Kayboldu bu bacalarda tüten o dumanlar,
Bense erimem, kaybolmam, olurum sana yar,
Ah o gönlümde yaktığın nâr sönene kadar...
Kayıt Tarihi : 29.12.2023 00:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Nazım, kafiye, muhteva...
Konu ve tema...
Şairin derinliği ve sanat anlayışı mükemmel.
Şiiri ve şairini kutlarım.
TÜM YORUMLAR (1)