Gün kışa dönmüşse oturma taşa
Talih kuşu konmaz, ağrıyan başa
Yaz gelince rüzgâr, gitse de hoşa
Zamansız eserse yel gülden eder
Bülbüle benziyor benim kaderim
Dosta darılamam, sitem ederim
Kanadım yok namelerle giderim
Şarkılar yol olur, dilden gönüle
Acı sözler duysam tatlı dilinden
Köz olmuş yüreğim küle dönüşür
Isırgan otları, alsam elinden
Benim ellerimde, güle dönüşür
Uyku tutmaz beni yattım soluma
Felek kelepçeyi vurdu koluma
Dağ gibi kayalar düştü yoluma
Kaldırmaya gücüm yetmedi dostum
Yastayım hallerim elin nesine
Uzansam değecek ellerim
Çocukluğuma
Uçurtmam kadar yakın
Anılarım
Boynumda dizili
Boncuk boncuk
Bir günde dost olanlar, bir günde düşman olur
Kırk yıllık dosta küsen, kırk yıl bin pişman olur
Âlem tanır verenleri
Hiç boş kalmaz serenleri
Bu toprağın erenleri
Ünü bilmezler bilmezler
Samanlığa girmeyenler
Yareni yardan itmedim
Elin bağında ötmedim
Bile bile dert etmedim
Diken verdi gül eyledim
Özümde buldum ezeli
Âşıkların yüreği sımsıcak bir hanedir
Âşık insanı sever, güzellik bahanedir
Seni dil ile anlatamam
Ne sözcüğe
Ne söze sığarsın
Artık ellerim konuşacak
Heykelini dikeceğim
Belden aşağı sarkacak




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!