Kalem, kağıt ve soluk
Kendi ormanını terk etmiş,
Uğultunun yükseldiği yerden
Görünmeyi tercih etmiş,
Bu karanlık yolsuzluklardan
Sıkılmış bir hali var.
Sarardın, yeri geldi soldun, ölümü yeğledin, durdun
Pek ala içtendin, günün kızıllığındaydı izin, sindin.
Tükenmez dediler zaman, oysa beklememeliydin
Görünmez bir büyüsü var, dinlememeliydin.
Bir başına, kağnı gibi ağır, düşmeliydi yağmur
Yahut bir tutam kara muhtaç kalmamalıydı toprak.
Yardan haber alamayan,
onu gözetmeyen eri kim ne yapsın?
Ki yüreği izlemeye mecbur bıraktığı vakit,
Dünya mı parçalansın?
Bir gülüş üzerinden meyveleri cennetin
Ve insan ikisini kıyaslamaya cüret bile edemezken:
Kalem, kağıt ve soluk
Başı düşmüş önüne, boynu bükük.
Yürüyor o yaş çimenlerin arasında, mağrur.
Bir esinti çoğalıyor,
Geniş kumsalında bu gölün,
Kaybolmak güzel şey, şu karanlık göğe uzanıp.
Seyretmek yıldızları, kalem yetişemiyor aklımdakilere
Anlatamıyorum bulutların o güzel ihtişamını
Söyleyemiyorum bildiklerimi ardımdakilere
Yetişmek hiç bu kadar zor olmamıştı yağan yağmura,
Yürüdü.
Karnından dışarıya doğru
dikenler çıkartan bir çocuk
Gözlerini kapatıp, ihanete doğru.
Sırtında bin ruhsuzun kellesi dolu
Akıyor kanları, şelale gibi
Ve o, sevgisizliğin umutsuz bakışlarından yola çıkmış gibi
Güya küfredilse anlıyor sanki
Zamansız haykırışların gizemli düşleri
İlerleyişin o ebedi bekleyişi.
Yalnızca sebepten öte değildir
Hem, her nasılsa görünecektir
Karanlığı yırtarak yanaştılar yıldızlara
Bir gece, bir parkta, bir sahilde, bir ormanda
Usulca kaldırıp başlarını, göğe baktılar
Sanki dokunup da uçacaklardı aya.
Gözleriyle büyüdü, o melun çam.
Onun hep bakan, çetin ve yaşlı,
Çevrende kimse kalmadı,
Kimseden ummadın
Kimseye muhtaç olmadın,
Olmamalısın...
Kimse sana sormamalı,
Kimse acımamalı sana
İstediği kadar mahcup olsun,
değmez, şu dağların yıkılışı onun adına,
İsterse yağmurları isterse denizi durdursun,
bitmez ki bu baharda artık çiçek.
Ve tepenin sıcağında ketenden bir gömlek
Bir anlamı olmaz, insanda hala durur nefret.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!