Durup duruken aklına gelir birden
Sılanın özlemi tüter gözünden
Geçmişteki o günler geçer içinden
O an,sevdiklerinin hayali gelir aniden.
Gurbet el bu, ne gelir elden
Kahrolursun,bir haber gelmezse evden
Hazan rüzgarları gibi esti yüreğim
Hasretinle kahroldum yollarını gözlerim
Umut trenine döndü gönül,seni beklerim
Bilirsin ben senin gözlerini sevmiştim ilk önce
Bir hayal alemine götürürdü her baktığımda
Mor dağlardan esen rüzgar
Eteklerinde buz tutan kar
Enginlerinde yağmurlar yağar
Senin gelişinle değişmişti dünyamız
Gelişinle aydınlanmıştı sanki penceremiz
Sen olmuştun dünyamızdaki güneşimiz
Dualarımız kabul oldu gelişinle ey oğul
Kaf dağı gibi yüreğim
Üzerinde toz bulutları esiyor
Bir düş,hayal gibi bulanık
Esrarengiz bir biçimde allak bullak
font face='Monotype Corsiva' color='purple'size='2'
Yine gece….
Neden sevmiyorum ben geceleri neden?
Neden hüzünlerimin hesabını soruyor inceden
Karanlıklarda mı saklı hep bilinmeyenler
Bir gülü nasıl seversem
Dayanmazsa yüreğim güzelliğine
Seni de, seni de işte öyle severim
Doyamam bakmakla gül yüzüne
Bakışların bir gülü hatırlatır bana
Hasret sancısı çöktü yüreğime
Ayrılık acısı indi sineme
Kanlı yaşlar doldu gözlerime
Geçmeyen günlere isyan ederim
Akşamlar olurda sabahlar olmazdı
Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte açılırdı Kır kahvesi
Açılmasında bir çok umutlarını sürüklerdi vardı çünkü bahanesi
Sıcacık çay buharları yükselirdi sıcacık yüreklere
Günün sıcaklığıyla birleşirdi, içinde bir dolu sevgilerle
Her bir köşesinde bir garip gönül barındırırdı içinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!