İnsan isek, iyilik olmalı kanımızda
Kötü darbeler, yara açar canımızda
Melekler şahit olur, semada ki şanımız da
Yürüyebildiğince yürü, onurlu yolda
Yeni zaman merfumu başlar, ölüm eşiğinde
Aşkı çıkardım pazara
Fiyat biçtim kazara
Gelmiş olsam da nazara
Sıkıntı oldu; yazara
Aşıklara azap yaşatan, O
Yüce, Göktürk hakanı, Kül Tegin
Şöhreti kazındı; derin tarihe değin
Ve Türklüğe hazırlandı, ilk zemin
Asırlara kazındı; Orhun Anıtları
Taşa taşıdı, Orhun'u Bilge Tonyukuk
Farkında olmadan geçmiş gençliğin çağı
Koltuk altında birikmiş, yıllık örümcek ağı
Eğilip çözülmez aczinden, ayakkabı bağı
Nasip etmesin Rab, beyinde örümcek ağı
Tuttuğunu koparır gençlik, yıkar ağacı, dağı
Tarihte ki yedi canlı
Her halükarda Türk kanlı
Geçmişi hanlı, hakanlı
Son damarı Osmanlı
Her asrı farklı, Hunlu
Kendinden değildi Osmanlı'nın adil düzeni, gelirdi Hak'tan
Hakk’a uyması yeterliydi yalnızca, yüceldi Hak ile çoktan
Üç asırda yıkıldı desiseler yoluyla, boşu boşuna, hiç yoktan
Eliyle gömdüğü adaletini arıyor tarih, Osmanlı'nın yokluğunda
Haçlı ordusu gerekliydi toptan güç, Fransız'ı, Alman'ı, İngiliz'i
Ot, deyip geçme
Yeşil narin bir gövdesi var
Basıp da ezme
Dik durmaya mecali var
Bir bak köküne
Kıl gibi girmiş toprağa, bayağı
Arı övünür, yaptığı balla
Ağaç övünür, taşıdığı dalla
İnsan övünür, çoğalttığı malla
Ecel de övünür, yolladığı salla
Bir sahne ki ortada
Çıkıldığında nefes atımları artar
Seyirci gözlemcidir
Oyuncuyu tartar
Hüzün anları
Mimikler
Bir can indi; hayat sahnesine
Beyazdı; elbisesinin tonu
Tuttu adamın elini, perde önünde
Anlamıştı; bu, oyunun sonu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!