AY IŞIĞINDA...
Bir şeyler
Ellerinin arasında
Un ufak olduğunda,
En iyisi gitmektir;
(Çarpık bacaklı bir kızdı;
Ve kırmızı dudaklı.
Sonsuz salınımıyla çağıran bir sarkaçtan gebe kaldı…
Boy boy kurbağaları oldu;
Hadi,
Yolu biliyorsun.
Küstahlaşmayı bildiğin gibi zaman geçtikçe.
Çukurunu pay etmek istiyorsun.
Çamurundan bir avuç alıp,
Duvarıma sürüyorsun sinsice.
Körlüğümün zavallılığı üzerine yemin ederim ki;
Ellerimle,
Gecelerce
Üstünden geçtim aşkın.
Yazık, Eksilmişti…
2009
Saat on ikiye, on iki kez vuruyor.
Büyü bozuluyor işte.
Sen ve ben aynı geceyi,
Ya da aynı günün bittiğini
On iki kez haykıran zamanı,
Faklı tenhalarda tamamlıyoruz.
(Çeviriler Sürüyor)
Hiç bir kalem yazmadı henüz,
Hiç bir kâğıt kirlenmedi böylesine.
Oyunlar sürüyor.
Kıyıya vuran yanlarımızı
Bir doğrunun
Yada bir yanlışın eşiğinde
Birbirine eşit uzaklıklarda duran iki kalbiz.
El yordamı yolunu bulmaya çalışan,
Her adım atışta yarısını geri alan,
Meraklı,
ŞİMDİ
Zor olacak değil mi.
Birbirine hala yabancı olan iki kalbin,
Bunca az yaşanmışlık ve anı ile,
Daha tam kuramadıkları bir sevda da,
Loş ışıkta güzel görünürdü her şey.
Şeytana satmış ruhunu bu defa.
Kokusunu almışsın gibi eski sevgilim;
İzini sürüyorsun kanımın kuytuda.
Suretime silik bir özlem düşüyor,
Başlarken;
Kendini eşsiz sanan
İki kırılgan bardak,
Aynı güne yağmak isteyen
İki sağanak,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!