...
ve ben,
sana hasret bir şiirim şimdi
bazen
ayrılık olur adım
bazen
İstanbul
yine sen esti bu gün
kokun geldi bıralara
hani bir sabah
Dolmabahçe'ydi kuşların dans ettiği gökyüzü
...
Kış güneşi yalnızlığımı ısıtırken
yalancı aşklar gibi
saçlarım bahar kokuyor
hava aşk...
severdik baharları
Nisan da gelecek yakında
Yine sırılsıklam
senin yağmurlarınla seyrederken denizi,
gri aşklarımı düşledim.
ılık esen rüzgarına,
emanet sevgilerin türküsünü söyledim.
Bir nefes İstanbul'dun sen,
Son vapur kalktı iskeleden
güneşli bir yaz günü
anılar el salladı İstanbul'dan
boynubükük
giden kimdi?
Sana gelmek
bir düğün merasimi hazırlığında bu gün
neden bilmem
en güzel elbiselerimi giyindim
yine ellerin dolaştı hasret kokan saçlarımda
rüzgar yetişemedi dansına
İstanbul gri,
ben griyim bugün yine,
bütün lacivert yaşanmışlıkların üstüne.
puslu anılar çırpınıyor aklımda;
çıksalar beni boğacak...
çıkmasalar yok olacak...
bir yanlışı doğrulamanın
şaşkınlığında kaldı tüm zevkler.
aymak'la rüya arası
bir olmazı oldurmanın
utangaç lahzası...
ben miydim bakışlar,
Nefretim,
sustuğum kadardı hayata
ve çığlığım lal.
dilsiz güneşler topladım gökyüzünden
ve İstanbul,
sustuğum kadar güzeldin.
Ömer ALTAN'a sevgiyle
Tükenmek...
bir taş plağın
çizgilerinde eriyip, biten
iğne gibi...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!