Eze
Alışmışken hayata sarsıldım firakınla
Ayrılık bir başına ölümden beter, eze
Öylece kalakaldım tuş oldum merakımla
Omuzum ağırlaştı çekmedi katar, eze
Fani dünya
Nefis galyana geldi, unutturdu borcunu
Yoldurdun saçı başı, gezdirdin fani dünya
Mide göz arasında, tıka basa hurcunu
Doldurdukça doldurdun, azdırdın fani dünya
Kimileri para servet peşinde
İmanımız, tek ganimet değil mi?
Kimileri ölümsüzlük düşünde
Canlarımız bak emanet değil mi?
Gardımız düştü
Bir hayale, gerçek dedik
Közü yakan, yalan düştü
Dört bir yandan, darbe yedik
Geçen gün
Başım avucumda günü düşlerken
Ruhumla yol aldım geçen günlere
Bugünkü aklımla dünü düşlerken
Sıkışmış dil kaldım geçen günlere
Geçen ömür zararda
Yollarım sisli artık, sürüşü mü kaybettim
Bileğim tutmaz artık, dizde emekli oldum
Loş ışıklar dalgalı, görüşü mü kaybettim
Okudum hatip oldum, gözde emekli oldum
Gece olunca
Gözümün yaşıyla nar beslediğim
Güllerim soluyor gece olunca
İçime atarak yâr seslediğim
Gözlerim doluyor gece olunca
Elbet güneş batar vakit veremem
Zamanı gelince göçüp giderim
Ruhum kabz olunca vebal deremem
Ne ektiysem onu biçip giderim
Ömür sermayem de uzamış boyu
Geç kalmadan gel
Hani ant içmiştin, sözün vardı ya
Az kaldı ocağa, geç kalmadan gel
Ferah yer isterdin, yerin dardı ya
Yolu ver bacağa, geç kalmadan gel
Gel artık
Yaşım kemale erdi, saçlarıma kar yağdı
Ellerim yorgun bugün, yaz deyince gel artık
Bakışlar hep üstümde, bilmem nazar mı değdi
Kollarım yorgun bugün, söz deyince gel artık




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!