çıngırağı reddinde bu yılanın
kobra başlı kader; burnumda,
bir el; sıcak ve şefkat dolu
yılana tatlı dil, bana barınak....işte o babam
dersim çocukluk idi,dersim çetin
unutmak kolaymı!
çiseyen yağmuru
kara saçını ve kara kaş altı gözlerini
unutmak kolaymı
sarhoş şarkılarını
ve seni yazdığım san defterini
bu dipsiz kayalıklarından akan incilen sızı
bulutlarına tutunur,şimşeklerinle kararır,
bu çiçek özlerinden toplanmış peteğin balsızı
arının kanatlarında aşka/aşka be gülüm sararır
dağı,taşı iniş çıkışlı doğa resimleri penceremde
istediğin neydi şıkır şıkır liralar
hani lidyalılar olmasaydı diyorum
falancadan sonra gelen ziralar
bir cam bardağın dibinde seni içiyorum
geçmedi zihnimin deri kepekleri
yaşamak ne kadar benden öte
ve nekadar yakın birilerine
bir şehire bombalar yağarken
sicim sicim
sızlar içim
yanık kozalar
bir bitkin yırtık derili adam
teninde şarapnel parçası
içinde kızgın yağ gibi barış ricası
kim bu ağlantılı göz, kim bu madam!
dua için açılan ellerde
tarlalar ekili yar
senin hasretinle
kavaklar dikili yar
eser özlemlerinle
ağaçlar çiçeklenmiş
sıcaktan uykum serpilmiş kucağına
kan gezer mor damarlarımda al al,
gözlerim esir dokunurken yanağına
hayır anne hayır! sen hep yanımda kal
nasıl yazılır gurbete mektup
koca koca kayaları evlere bakar
diplerinden çocuksu hallerim akar
harman yerinde güneş başımı yakar
harman pınarına susadımda geldim sana köyüm
çiçekliden seyredin çocukluğumuzu
ÖTE GARŞIKİ GAYALAR
şahin yuvalı,kartak bakışlı,güvercin edalı gayalar
bir sabah perdemi sıyırdım
gözlerimde akşamın tembelliği ve karşımda
iri bakışlı,dimdik ve hoyratlığıyla
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!