Sesi, seslerin en yumuşak tonlusu,
Karayağız bir Urfa delikanlısı..
Hem misafirperver, hem dost canlısı,
Seni unutmayacağım, söz, Mehmet...
Sohbeti dinlenir, yemeği yenir,
Bir başka çarpıyor şimdi yüreğim,
Deniz gözlerini gördüm göreli.
Başka göze, başka yüze ırağım,
Gönlünden içeri girdim gireli...
Yalnızlık bir anda beni terketti,
Sonsuza dek sürmezmiş hiçbir şey şu alemde,
Gün gelir her şey gibi aşklar da son bulurmuş...
Silinmez denen mazi, silinir bir kalemde,
Unutulmaz sanılan bir gün unutulurmuş...
Yeşeren filizimdi, bir anda soldu gitti,
http://s282.photobucket.com/albums/kk245/ihgu/th_Resim269.jpg
Yine yalnızlığımla başbaşayım curcunanın ortasında..
Alnımı öpen gecenin karasıdır.
Yaşanmamış yılların kazıdığı çizgiler
Yüzümde gördüğünüz.
Beni böyle hüzne boğan bir gönül yarasıdır...
Ayrılığı sen istedin madem ki,
Veda ateşini yak da öyle git.
Senden başka birşey beklemedim ki
Perişan halime bak da öyle git...
Kimseler bilmesin ne olduğunu,
Unutmak da yoktu, unutulmak da,
Niçin aramadın hiç Liseli Kız? ...
Ömür kısalmakta, zaman dolmakta,
Bari bir telefon aç Liseli Kız...
Başımızda esen sevda yelleri,
Israr etme “Unut” diye bu kadar;
İmkânsız bir şeydir seni unutmak…
Seni farz eylemiş ömrüme kader.
İmkânsız bir şeydir seni unutmak…
Dünyayı tersine döndürmek gibi,
Hey gözünü sevdiğimin Alanya'sı,
Hey başımın belası...
Ne senden geçebildim,
Ne bıraktın yakamı...
Ne eski senden eser kaldı,
Ne benden.
Sanmayın karanlık size hep yardır,
En kara karadan kara geceler…
Yalnız bir sabahlık ömrünüz vardır;
Sonra mecbursunuz nura geceler...
Hüzün sizi bekler, gam sizi bekler…
Sabah erken kalkmak için,
Kızım saatini kurmuş...
Sabah uyanmayınca,
Eşim kapıyı vurmuş...
Ama içeriden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!