Sabah erken kalkan,
Nasibini,alır.
Rızık yüzde doksan,
Arar isen gelir.
Alın teri döken,
Nerden getirdiler, mahallemize,
Yazayım vasfını, sarı bir zağar,
Ya rab mukayyet ol şu halimize,
Tasması var iri yarı bir zağar,
Hoşt deriz yan bakıp, hain oturur,
Turnalar gelmiyor yeşil bağlara
Dediler uzayan yol yordu bizi.
Zamane gülmüyor hasta sağlara
Dediler acayip fel vurdu bizi.
Zemheri dediler acı kışlara
Derler ey ahali, duyduk duymadık,
Ahdi olan ahbap trene gelsin.
Bu meydan Âdem'in sayı saymadık,
Arap'ı Acem'i trende kalsın.
Moderin muâsır misyonlu koşan,
Sarpa sardı işler,çıkmaza girdi,
Gümüşhane seni arıyor hocam.
Kurduğun düzeni el bozuverdi,
Gümüşhane seni arıyor hocam.
Ehil olmayanlar başa geliyor,
Geçmişten yadiğar tarih nişânı,
Osmanlı-Rus cengi,kuran yayladır.
Kazılmış mevziler erler meydanı,
Artabel'de süngü vuran yayladır.
Doksan üç harbinde asker söküldü,
Yaylacı süt sağmış koymuş kenara
Mayasın bekliyor hıdır ilyası.
Ruz-ı hızır nasip kısmet ambara
Dört mevsim gözlüyor hıdır ilyası.
Kısmet bekleyeni ağaçta beze
Evlilik bahtına istiyor vize
Vadi boyu inci dizmiş,
Aşık oldum, Gümüşhane'm.
Harşit Çayı serhat gezmiş,
Aşık oldum, Gümüşhane'm.
Asil soylu güzeline,
Çınarın üstünde gördüm ötüyor,
İlkbahar geçiyor, yaz diyor beni.
Yitirmiş yârini, duman tütüyor,
Dağların ardında sez diyor beni.
Kavli kararını, gurbete salmış,
İnsanoğlu ibret alsın,
Bahar geldi bahar geldi.
Önü yazdır mesut olsun
Bahar geldi bahar geldi.
Cemrelerle nihayettir,
Sabah erken kalkar,tarla sürerdin,
Yer içer dinlenir,sonra gülerdin,
Kişneyen dor atı,gider yemlerdin,
Baba niye geldin köyden şehire
Güler eğlenirken,koşar dururken,
Yaşlılık geliyor,var yavaş yavaş.
Çağlayan damarlar,kanı kururken,
Yaşlılık demine gir yavaş yavaş.