Şehadet şerbeti içmek için,
Yaşayan Mümin,
Zamandan azade olmak için,
Yanarsa için,
An kadar yakın an kadar ırak,
Zaman farklı Mekan firak,
Sesimi mi duyan var mı?
Varsa seslen,vur üç kere duvara, tırnaklarınla kazı,
Gördün mü toprakla savaşı,
Sesimi duyan var mı?
Nasıl dayansın ana yavrularının acısına,
Mustafa sahip çık kardeşlerine, acı
Fikirleri dinlersin,
hangisini tercih edeceğini bilmelisin,
ben Kendini bilmezsem neyi bileceksin,
içinde bir zaman dışında bir zaman,
kırk saat değil kırk yıl Hızırla dursan,
Da ya Hızır'ı bilmezsin,
Sular akar yolunu bulur,
Ağaçların altında bekleyen ben mi varım
Eski bağlardan bahçelerden geçerken
sarı otlar kurumuş ağaç dalları
uzaktan görünen Hasan Dağı,
terkedilmiş onca yıkık viraneler
Yav bu yaprak bir salise önce düşmüyor,
bu mavi göğün arkası niye karanlık,
neden gündüz güneşi takipte ,bir harp varda haberimiz mi yok?
Soğuk su niçin rahatlatır içi,güneşi söndüren mi yok? Bu otlar bir ölü bir diri ,canı mı var canı mı yok? Toprak bu kadar niye kokar,bu hayvanları kafese koyan mı yok?
Tabiat öyle güzel ahenkli ki ,düşünsene bir insan var ahenk var insan var ahenk yok...
yemeklerin artığını verin ben yerim
çöpe gitmesin
karanlık çökerken Afrika'nın köylerine
tokluğum bilinmesin
Savaş görmemiş yüzümü
Filistinli görmesin
Âvâzeyi bu âleme Dâvûd gibi sal,
Bâkî kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş.
Vur vur demine işleme olmaz ne yazık,
Şarkî çalış şu dava için boş değil imiş.
(Şarkî-Aruz vezniyle yazılmıştır.)
Hangi Türk yoldaşsız kalsın ister
O aydınlık zamanları bekler
Bu Türklükle bağlı değil bu iman bağıdır
Tiranla Kırım arasında...
Ey İslam cemaati düşdüğün yerden kalk
Hiçbir şey sizin değil,
Bizim değil,
Benim değil, senin değil,
Ah! En sevdiklerinin sahibi o soğuk topraklar,
Yokluktan varlığa çıkan ah o çetin yollar,
Ruh mu kalp mi onun da sahibi var,
Kimse görmeden gel,
Karanlık çöksün,
Gel istemesende gel,
Benim için,
Bekliyorum diye,
Herkes gülerken gel,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!