gökteki bulut parçalandı
tane tane indi yeryüzüne
taneler birleşti dağ oluştu
eridi su oldu akıp gitti
bütün sen parçalanır sın
saz tutar mı mı söz söyler mi
el vurur mu dil söyler mi
dil söyler de gönül alır mı
gönül alır da akkor tutar mı
akkor teli miyim ki dokunduğun da çalayım
belki hataydı bildiklerimiz
belki doğruyu hiç bulamamışızdır
yalandı belki bildiğimiz her şey
yada yanlışı hiç tatmamışızdır
belki hiç yaşamamışızdır sevgiyi
neler gömdüm içime
toprağı kendi elimle attım
o kadar çok toprak attım ki
gömüyü bulacak duasını edecek kimse yok
öyle gömdüm ki her şeyi ve her kezi içime
mezarlığa döndüm taşı olmayan
eriyor hayat
yokluklar sulamıyor hayat toprağını
kaybettiğin yeşermiyor
giden arkanı dönmüyor
sen dönsen de kar etmiyor
bir garip hüzün kaplar içimi
nedenini sorgulamanın anlamı yok
ruhum bedenime sırt döner
hiç bir döngünün kıymeti yok
döngü içimde hangisinin küstüğünün
bilinci neye yarar
dikilirim her sabah karşına
boyun eğer beklerim
bekleyişim senden beklentisiz
yüzünü görüp giderim
bana bakmasan da seni görmek
seni beklemek boyun eğip
anlamlıdır şehirler benim için
bambaşka insanlar barındırır
her bir yüz ayrı anlam taşır
her bir beden ayrı yük taşır
seviyorum şehirleri bana kendimi hatırlatır
ıllar geçiyor mahkumluğum sana artıyor
yaşlanıyorum yolun sonunu görüyorum
azat olmuyor gönlüm
tutsaklığım bitmiyor
yıllar geçiyor geçen her yıl
mahkumluğuma bir yıl daha ekliyor
muhtaç değilim eline
muhtaç değilim bedenine
muhtaç olmadım hiç bir gününe
bedenim değdi elim tuttu
gözüm gördü kalbim unuttu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!