Bir kuş ötseydi şu gece vakti,
Sesini sadece ben duysaydım,
Gözlerimi uzaklara dikseydim ardından,
Gelip de sessizce, camımı sen tıklatsaydın.
Yıldızlar yağsaydı gökyüzünden ışıl, ışıl
Çiçekler açsaydı kırlarda renk renk,
Mutluluk bu olsa gerek,
Yarını düşünmek ama kaygıya dalmadan,
Elini uzattığında tutabilmek,
Sevdiğini özlemek,
Uzağında olmadan.
Sana uzatıyorum ellerimi
Sana.
Tüm içtenliğimle
Tutsana.
Ömrümü peşine takıp gittiğim,
Bitmeyen dertlerim hiç durmayacak,
Yolunda bin defa ölüp bittiğim,
Bu şarkı sonsuza dek hiç susmayacak.
Çektiğim acıya hesap tutmadım,
Bir kayık ne kadar nazlıysa denizin üzerinde,
O kadar zalimdir oltanın ucundaki yem.
Kayık ne kadar tatlı okşarsa denizi,
Olta o denli yırtar, parçalar balığın boğazını.
Tıpkı aramızdaki durum gibi.
Kağnıların öküz,
Öküzlerin ot beklediği Doğu'da
Sen bilir misin ıstırabın ne demek olduğunu?
Rüzgarın ıslık ıslık estiği
Göz gözü görmeyen fırtınalarda,
Sen bilir misin ekmeğin can,
Yüzünü görünce sevinçten, içimde güneşler doğar,
Salkım saçak bahar gülleri açar gönlümde
Nasıl ki, yağmura doyurunca toprağı bulutlar
İnan ki öylesi doyumsuz bir serinlik oluşur bende.
Seni göremezsem bir an çıldırırım deli olurum,
Hasretin her gece düğümleniyor gönlümde biliyor musun?
Dalga kırılmaları,
Gelgitler çoğalıyor denizlerimde.
Ay bir köşeye sinmiş, bir bulut arkasında,
Çiçekler sessizce ağlıyor bahçelerde.
Tarif edemediğim bir hüzün kaplıyor içimi,
-Bir Göç Akşamı-
Akşam oldu geç kaldınız turnalar
Misafirim olup, bu gece bende kalın
Bende mahzun cananımı ararım
Gitmeyin ne olur, bugünde burda kalın
Çavdarla buğdaya karışmış sırı sıra alabildiğine gelincikler,
Öyle güzeldir ki, yeşilin arasındayken kıpkırmızı siyah dalgalı benekler,
Bembeyaz ve sarı papatyaları kenara nasıl çekecekler
Yazı yabanı tutmuş, nasılda kokuyor mis gibi bembeyaz güller?
Bir bulut kümesi kalkarda ufkun en sonundan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!