Bir gün bir sokak başında, seninle, yine karşılaşırsak eğer,
Konuşma istersen, yeter ki, o simsiyah gözlerini kaçırma,
İçimdeki o sonsuz sevdayı bir daha görmek istersen eğer,
Sende benim gözlerime bak, ne olur, sık da dişini ağlama.
Dost mu, düşman mı sayarsın artık kendine şu geçen mevsimleri?
Albüme bakarken dostu aradım,
Gözyaşım döküldü yanaklarıma.
Kendimi aradım, hiç bulamadım
Hıçkırık birikti dudaklarıma.
Yılları devirip geldik bu güne
Unutulur derdimde inanmazdın postacı,
Günde kaç kez çaldığın kaılar
Ölüm akla getirmez, böyle günde arar insan ilacı,
Keşke hiç çalmasaydın benim kapımı postacı.
Yolun düşerse bir gün, fakirhanemin kapısına
Duyabiliyorsun işte, gel diyor bana düdüğü trenin
Önümde dizilecek birazdan meçhul istasyonlar
Ölünceye dek sevmeye birde söz vermiştin
Hani nerde söylediğin yalanlar?
Bu akşam bütün kadehler benim önümde
Tümünü de içsem geçmez ki kinim
Çözülmedi, açılmadı ki dilim,
Söyleyen kim, söyleten kim bilemem
Sevda mektebinde öğrendim ilim
Aşkın sırlarını yine bilemem.
Bu sırra ermeye güç yetmez imiş,
Her şeye seninle başlamak istiyorum
Seninle sevmek yarınlarda.
Acılar, umutsuzluklar umurumda değil,
Tek sen ol yanımda...
Duyabiliyor musun yağan yağmuru?
Yaban gülü gibi dağın başında
Açan çiçeklerim hep boşa gider.
Hep banadır sitemin de hışmın da
Bu hâl başkasının hoşuna gider.
İki kol gibiydik aynı pınardan,
Kırmızı bir gül açılsa bahçende,
Sırrına varmayı kolay mı sandın?
Ruhunu taşıran birkaç heceyle,
Hemence kendini gülistan saydın.
O sır ki, hikmeti Hüda’da saklı,
Sevmek kış ortasında baharı yaşamaktır,
Sevdayı yüksünmeden omuzda taşımaktır,
Cananı lekesiz beyaz görüp inanmaktır,
Bazen önünde diz çöküp ona yalvarmaktır.
Sisli ufuklardan çıkıp kollarına gelmek,
Gözyaşlarına boğularak yazdığım bu mektubu,
Sana göndermeden bir kez daha okumak geldi içimden,
İstedim ki hislerimi en iyi şekilde anlatabileyim,
İstedim hiç hata olmasın,
Çünkü sana olan sevgim hiç hata götürmez.
Sen hataya layık biri değilsin ki,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!