Kapı kapı dolaştım iş aramaya.
Kimse çıkmadı beni almaya.
Bir randevu daha,çarşambaya.
Bilinmez, belkide gelecek haftaya.
Bir cağaloğluna, bir beyoğluna.
Haklısınız yavrularım haklısınız.
Yaşam iplikleriyle bağlı kukla babanız.
Bazen kahkahayla güldürüyor,
Birde bakmışsın zehir saçıyor.
Bende sormamıştım yıllarca önce,
Baba niye iki kişisin diye.
Susar, içimde saklardım düşlerimi.
Kırmızıyı gördüğümde, kor düşerdi yüreğime.
Utanırdım, söyliyemezdim kimseye sevdiğimi.
Başım bir hoş olur, gelemezdim kendime.
Düşlerim değil, seneler ihtiyar etti bedenimi.
Bıraktım kendimi tembelliğine baharın.
Resmini yapmak isterdim boğazın.
Boya renklerini aradım, gözlerde.
Işıl, ışıl, alımlı parlıyorlar tuvalimde.
Sarıldılar doyumsuzca birbirlerine.
Bu gün yine.
Yüreğimdeki ormana,
Çiğler düştü.
Yanlızlığımın içinden.
Dinse acılarım.
Ben neyi sevdim biliyor musun?
Baharın yeniden doğuşunu,
Toprağı, toprakta canlanan her şeyi,
Filizleri, sürgünleri, çiçekleri.
Ben neyi sevdim biliyor musun?
İçinde hasret yoksa
Sevdalarımın
Haram olsun bana
Zıkkım olsun
Bir damlası bile
Gözyaşlarımın
Zifir gecelerin karanlığında,
Ay düşer, eteğine gölgelerin.
Fersiz yıldızların korkaklığında,
Gün düşer, başağına sevgilerin.
Düşerim, toprak saklar kucağında,
Kuru dallarım ağır basıyor gövdeme,
Kaldıramıyorum, utanıyorum.
Yoruluyorum, yorgunum, kırılıyorum.
Sök,
Al götür beni buralardan,
Ekildiğim yerlere, memleketime.
Ne olursun bir masal anlat dediler,
Çocuklarım sıkı sıkı sarılıp boynuma.
Tembel, yaramaz Hasan geldi aklıma.
Dereye atıp boğduğu kediler,
Kuyruğuna taş, teneke bağladığı köpekler,
Anlattıkça gelmedi masalın sonu.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!